Her yıl gezegenimizin durumunu belgelemek için hazırladığımız Yaşayan Gezegen Raporu’nun, 2012 versiyonu bugün tüm dünyaya tanıtılıyor. Rapor, artan nüfus ve aşırı tüketim nedeniyle insanoğlunun doğal kaynaklara yönelik talebinin sürekli büyüdüğünü ortaya koyuyor.
21. Yüzyıl insanları olarak, maalesef biyolojik çeşitlilik üzerinde muazzam bir baskı oluşturuyoruz. Yaşamımızı mümkün kılan ormanlarımızın, nehirlerimizin, göllerimizin ve denizlerimizin sağlığını bozuyoruz. Yarattığımız bu baskı insanoğlu da dahil olmak üzere, gezegendeki tüm canlıların güvenliğini, sağlığını ve refahını tehdit ediyor. Elbette bu durumu tersine çevirmek bizim elimizde.
Neden?
1950’lerden beri dünya nüfusu iki kat arttı ve buna karşılık son 40 yılda biyolojik çeşitlilik küresel ölçekte %30 azaldı. Oysa biz halen elimizin altında bir gezegen daha varmış gibi yaşıyoruz, dünyanın sağlayabildiği kaynakların %50 fazlasını kullanıyoruz. Yönümüzü değiştirmezsek, bu oran büyük bir hızla artacak ve 2030 yılında iki gezegen bile yetmeyecek. Peki başka bir gezegenimiz var mı?
Tercih Bizim!
Senaryo kötü görünse de umutsuz değiliz. Çünkü 2050 yılında gezegeni paylaşacak 9 milyar insana gıda, su ve enerji sağlayan bir gelecek yaratabiliriz.
İhtiyacımız olan gıdayı üretebilir ve adil bir biçimde dağıtabiliriz. Çözüm atıkları azaltmak, daha iyi tohumları ve daha iyi üretim tekniklerini kullanmak…
Nehirlerimizi, göllerimizi ve sulak alanlarımızı koruyarak, tarımda, evde ve sanayide ihtiyacımız olan suyu akılcı olarak yöneterek ihtiyacımız olan suya sahip olabiliriz…
Enerjimizin tamamını temiz ve bol kaynaklar olan rüzgar ve güneşten sağlayabiliriz…
Çözüm:
Tüketim alışkanlıklarımızın sonucu olan ekolojik ayak izimizi gezegenimizin sınırlarına çekmek zorundayız. Bunun için öncelikli olarak dünyanın doğal sermayesi olan biyolojik çeşitliliğin, ekosistem hizmetlerinin bir sınırı olduğunu kabul etmeliyiz.
Doğayı yaşam biçimlerimizin, iş modellerimizin ve ekonominin merkezine oturtan daha iyi seçimler yaparak bunu başarabiliriz.
Bugün tek bir dünyamız olduğunu hatırlamak/hatırlatmak için önemli bir gün. Hep birlikte gezegenimize ne yaptığımızı bir kez daha düşünüp, yaşayan bir dünya için harekete geçmeliyiz.
KOSOVA’DA MODA RÜZGARLARI
ARNAVUTLUK’TA AKRAN ŞİDDETİ PROTESTOSU
BALKANLAR’IN GELECEĞİ TİCARETLE ŞEKİLLENECEK
İSTANBUL EĞİTİM ZİRVESİ 2024 DÜZENLENİYOR
ÜSKÜP’TEKİ FESTİVALDE TÜRK ÇAYI TANITILDI
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.