a
b
b

TÜRKİYE’NİN KEDİLERİ DÜNYA GÜNDEMİNDE: ‘BU YAKINLIK BÜYÜLEYİCİ’

Tıbbi antropolog Gideon Lasco, 2023’teki Maraş ve Hatay merkezli depremlerde de Türk halkının kedilerle güçlü bağına yönelik örnekler yaşandığını aktardı.

Harvard Üniversiteli hekim ve tıbbi antropolog Gideon Lasco, Türkiye’yi ziyareti sırasında karşılaştığı kedi-insan yakınlığını masaya yatırdı.

ZME Science’ta yayınlanan bir makalesinde antropolog, Türkiye’de kedilere yönelik uzun süredir devam eden bakım uygulamasının insan toplumlarına dair ne gibi bilgiler verdiğini tartıştı.

“Kediler Türkiye’nin her yerinde. Doğu’ya gitmeden önce ziyaret ettiğim İstanbul’da kediler sadece kafelerde değil, evlerde, restoranlarda, otellerde ve barlarda da hoş karşılanıyordu,” diyen Lasco, “Bir antropolog olarak, kedilerle olan bu yakınlık beni büyülüyor,” ifadelerini kullandı.

‘İslam’ın etkisi büyük’

Türkiye’de kedilerin bu denli benimsenmesinde İslamiyet’in de büyük role sahip olduğunu aktaran bilim insanı, “Bazı Müslümanlar köpekleri evcil hayvan olarak beslemeye karşı belirsiz tutumlara sahip. Kedilerse geleneksel olarak temiz kabul ediliyor. İslam Peygamberi Hz. Muhammed’in kedileri sevdiği söylenir. Kedi sevgisi ona kadar uzanıyor,” diye yazdı.

Antropolog, İstanbul’da görevli olduğu camiye kedilerin girmesine izin veren bir imamla tanıştığını aktardı. Ayrıca burada öğrendiği bir deyişi de dile getirdi: “Bir kediyi öldürürsen yedi tane cami yaptırman gerekir.”

Tarihçi Ekrem Buğra Ekinci’ye göre, kedilerin kemirgenleri kontrol etme yetenekleri onları Osmanlı İmparatorluğu döneminde evlerin “vazgeçilmez bir parçası” haline getirmişti. 16. yüzyıldan kalma yazılı kayıtlar, yerel halkın büyük sokak kedisi popülasyonlarını beslediği ve baktığı İstanbul’da ve çevresinde kedi hastaneleri ve bahçelerinin olduğunu gösteriyor.

‘Kediler bağımsız ruhlarını korudu’

Antropolog Lasco, kedilerin bu denli benimsenmesinde onların bağımsız duruşlarının da etkili olduğunu düşündüğünü yazdı.

Bilim yazarı Michael Gross’a göre bu, insan evrimiyle de ilintili bir durum. Buna göre, üreme ve insan toplumuna uyum sağlama ihtiyacı nedeniyle köpekler kökten değişirken, kediler yabani atlarına daha çok benziyor. Fazla değişmediler ve bağımsız ruhlarını korudular.

Lasco ayrıca, 2023’teki Maraş ve Hatay merkezli depremlerde de Türk halkının kedilerle güçlü bağına yönelik örnekler yaşandığını aktardı.

“Deprem sırasında, insanların enkaz altında kalan kedileri kurtarmak için büyük çaba sarf ettiğine dair haberler vardı. Bazı kediler, kurtarıcılarının yanından ayrılmayı reddederek bu iyiliğe karşılık vermişti.”

‘Kedilerin ölümü Avrupa’da Kara Veba salgınıyla ilişkili’

Öte yandan, Lasco, yazısında Türkiye’de kedilerin genel olarak sevilmesine rağmen bazı bölgelerde hayvanların bakımsız kaldıklarına da değindi.

Ancak Lasco’ya göre dünya genelinde kedilerle insanların “arasının açıldığı” ciddi örneklere rastlamak mümkün.

Özellikle Ortaçağ Hristiyanları arasında kediler bazen putperestlik ve büyücülükle ilişkilendiriliyor ve onlara şüpheyle yaklaşılıyordu.

Avrupa’nın bazı bölgelerinde, insanlar kedileri şeytanla ilişkilendirerek öldürmüştü.

Lasco, “Bu da muhtemelen Ortaçağ’da Kara Veba ve diğer salgınların yayılmasını teşvik ederek, fare nüfusunun artmasına yol açtı,” ifadelerini kullandı.

“Bu yazıyı Doğubayazıt’ta bir kafede iki kediyle çevriliyken yazdım,” diyen antropolog, şöyle devam etti: “Türkiye’den ayrıldım ama o sessiz kafenin hatırası, Ağrı Dağı’nın tepesindeki kar kadar net bir şekilde aklımda.”/euronews/

 

 

 

 

0 0 0 0 0 0

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.

Sıradaki haber:

İMZA YAYINEVİ 2024’TE 11 KİTAP YAYINLADI

KÖŞE YAZISI

TÜM YAZARLAR
erkasap
ERCAN KASAP
“Karanlıktan korkan çocuğu kolaylıkla hoşgörebiliriz.Yaşamdaki asıl trajedi,yetişkinlerin aydınlıktan korkmasıdır” (Platon) 60 yıldan bu yana kesintisiz Türkçe eğitimin yapıldığı Priştine’nin tek ilköğretim okulu “Elena Gjika” okulunun müdür yardımcısı görevine uzun yıllardan sonra bir Türk öğretmen seçildi, tam da güzel oldu, hak yerini buldu derken, Türk topluluğunu derinden sarsan tatsız bir olay yaşandı. “Elena Gjika” okulunda görev yapan Arnavut öğretmenler, ne hikmetse, müdür yardımcılığına Türk öğretmenin seçilmesini hazmedemedi.K ararı, derslere girmemekle boykot etti. Ardından Arnavut öğrenciler Türk öğretmen ve öğencilerine sataştı, tartakladı ve çirkin hareketlerde bulundu. Anlatıldığna göre Arnavut örencilerinn tepkisi tam bir mlliyetçilik gösterisine dönüştü. Holiganlık davranışları sergileyen Arnavut öğrenciler, Türk öğretmen ve öğrencilerine adeta terör estirdi. Esir kaldıkları sınfların kapıları tekmelendi, camlar kırıldı,”burası Arnavutlarındır” sloganları atıldı. 65 yaşında bir Türk öğretmeni 13- 14 yaşındaki Arnavut öğrenciler tarafından tartaklandı. (9’uncu sınıf Türk öğrencilerinin toplu olarak imzaladıkları mektupta, biyoloji ve fizik derslerini veren kıdemli öğretmen Abdullah Bırvenik’in Arnavut öğrenciler tarafından koridorda etrafının sarıldığı, tartaklandığı, Arnavut bayrağıyla sarılarak, sataşmalara maruz kaldığı ileri sürülüyor). Sebep, sadece ve sadece müdür yardımcılığına seçilen öğretmenin Türk olması!
b
b

SIZIN KÖSENIZ

TÜM YAZARLAR
konukyazar
SİZİN KÖŞENİZ
Sizin Köşeniz bölümünde siz değerli okuyucularımızın .............
Jojobet Giriş Yapcasibomholiganbet girişjojobetcasino siteleriDeneme Bonuslarcasibom güncel girişcasibom 726Onwincasibom girişcasibom güncelholiganbet güncelbets10 girişCASİBOMjojobet girişgrandpashaonwincasibomcasino sitelericasibomcasibom