a

“TÜRKÇEM”, 254. SAYISIYLA OKURA MERHABA DEDİ

Değerli okurlar,
Türkçem’in en yeni sayısından herkese en kalbi duygularımızla merbaha diyoruz.
24.yılımıza adım attık. Mutluyuz. Kıvançlıyız. Gururluyuz.
Yeni güzellikleri göğüsleyebilme dilekleriyle ve yeniden sizlerle birlikte olmanın verdiği sevinçle yeni adımlarla yollara düştük..Amaç aynı, menzil aynı, ancak yeni adları ortaya çıkarabilme doğrultsunda çabamıza doludizgin devam edebileceğimiz için, kıpır kıpır bir sevgi var içimizde. Böylece, siz yeni gençlere, öğrencilere ve edebi ateşi içinde taşıyanlara yeniden fırsat vermek her zamanki gibi önceliklerimiz arasında yer alacak…
24. yılımıza adım atarken, bizi bu günlere getiren dostlara, Türkçemseverlere teşekkür sunmayı borç biliriz. Hep birlikte bu yıllarda yürüdük. Sevindik, onurlandık…
İlgi alakanız bizlere hep güç verdi, kuvvet verdi.. Enerjinizle ‘şarj’ olduk, moral depoladık.
Hep mi sorunsuz yol aldık, hep mi ayağımız düzde yürüdü, hayır! Sıkıntılarımız oldu. Zaman zaman devam edip etmeyeceğimiz gibi anları yaşadık. Artık, yeter! Dense de, bir güç, gizli bir güç, bir gizil sevda yeniden bize DEVAM dedirtti.
…Ya aslında bizler burada zorluklara alışkınız. ‘Kara kışlarımız’ hiç bitmese de, yeniden yeniden güneşli günlere ulaşabilme yolunu bulduk hep. Pes etmeyi hiç kabullenmedik. Anadili sevdamız içimizde koskoca bir dağ gibi! O dil aslında bize hep vatan sevdası gibiydi..Ne vatandan, ne ondan vazgeçmedik…
Türkçem’i, Rumeli’de, bu gökkubbede yıldızsız bırakmamak, gökkuşağısız bırakmamak, bir sözle sahipsiz bırakmamak için elden gelen çabayı, engin bir coğrafyadaki dostlarla birlikte, öğrenci, öğretmenlerimizle birlikte, bu yolda gönüllüce yürüyen heskesle birlikte nöbete durmaktan, anadilimizin ışığıyla yol almaktan, özdeş ışığı sonsuz yarınlara; harcı insancıl, barışçıl, kardeş duyguları olan herkesle taşımaktan, sorumluluğu üstlenmekten, paylaşmaktan büyük bir haz alacağız.
Bu sayımızda yer alan konuların ilginizi çekeceği inancı içinde hepinize saygılarımızı sunuyor, yeni bir sayıda daha buluşana dek, sağlıcakla kalın, dost kalın…
Zeynel Beksaç

0 0 0 0 0 0

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.

Sıradaki haber:

CUMHURBAŞKANI OSMANİ, ERDOĞAN TARAFINDAN RESMİ TÖRENLE KARŞILANDI

KÖŞE YAZISI

TÜM YAZARLAR
erkasap
ERCAN KASAP
“Karanlıktan korkan çocuğu kolaylıkla hoşgörebiliriz.Yaşamdaki asıl trajedi,yetişkinlerin aydınlıktan korkmasıdır” (Platon) 60 yıldan bu yana kesintisiz Türkçe eğitimin yapıldığı Priştine’nin tek ilköğretim okulu “Elena Gjika” okulunun müdür yardımcısı görevine uzun yıllardan sonra bir Türk öğretmen seçildi, tam da güzel oldu, hak yerini buldu derken, Türk topluluğunu derinden sarsan tatsız bir olay yaşandı. “Elena Gjika” okulunda görev yapan Arnavut öğretmenler, ne hikmetse, müdür yardımcılığına Türk öğretmenin seçilmesini hazmedemedi.K ararı, derslere girmemekle boykot etti. Ardından Arnavut öğrenciler Türk öğretmen ve öğencilerine sataştı, tartakladı ve çirkin hareketlerde bulundu. Anlatıldığna göre Arnavut örencilerinn tepkisi tam bir mlliyetçilik gösterisine dönüştü. Holiganlık davranışları sergileyen Arnavut öğrenciler, Türk öğretmen ve öğrencilerine adeta terör estirdi. Esir kaldıkları sınfların kapıları tekmelendi, camlar kırıldı,”burası Arnavutlarındır” sloganları atıldı. 65 yaşında bir Türk öğretmeni 13- 14 yaşındaki Arnavut öğrenciler tarafından tartaklandı. (9’uncu sınıf Türk öğrencilerinin toplu olarak imzaladıkları mektupta, biyoloji ve fizik derslerini veren kıdemli öğretmen Abdullah Bırvenik’in Arnavut öğrenciler tarafından koridorda etrafının sarıldığı, tartaklandığı, Arnavut bayrağıyla sarılarak, sataşmalara maruz kaldığı ileri sürülüyor). Sebep, sadece ve sadece müdür yardımcılığına seçilen öğretmenin Türk olması!
b
b

SIZIN KÖSENIZ

TÜM YAZARLAR
konukyazar
SİZİN KÖŞENİZ
Sizin Köşeniz bölümünde siz değerli okuyucularımızın .............
casibomJOJOBETbahsegelcasibom girişjojobet giriş