a
b
b

MUTLULUĞU YAKALAMAK …

Yunan mitolojisinde mutluluğa dair bir hikâyeye göre tanrılar, ‘insanlar mutluluğu arasın ve böylece kıymetli olsun diye’ onu saklamaya karar verirler. Böylece mutluluğu nereye yerleştirmek diye eski Yunan tanrıları biraraya gelmiş ve beyin fırtınası yapmış. Biri der ki, ‘Göklerin en uzağına saklayalım.’ Diğeri, ‘Denizin en dibine. Öbürü, ‘Ormanın en kuytusuna saklayalım. Sonunda biri der ki, çok uzaklarda aramasınlar. İçlerine saklayalım. Oraya bakmak akıllarına gelmez.”

Evet, çünkü göz dışarıya baktığı için insanın en son baktığı yer, içi…

Halbuki  mutluğu uzaklarda aramayın, içinizde, yanınızda, etrafınızda arayın…

Yaşam içinde bir anlam bulmak ise mutluluk, o halde bu durumda çok fazla arayışlara girmeyin.

Bir kahvede, bir sohbette, bir dost meclisinde arayın mutluluğu…Mutluluğu yakalamak sadece sizi iyi duygular içinde olmanızı sağlamaz, mutlluluk, etrafınızdakileri mutlu etmekle de yakalanır.

Mutluluk, tarih boyunca insanın ulaşmayı istediği en önemli yaşam hedeflerinden biri olduğuna göre, mutluluğu  çok parada, yüksek yaşam standardında, lüks hayatta aramak yerine, aile içinde, dostlarla bir çay, bir kahve yudumlamada, kış güneşinin parıldadığı güzel bir havada yapacağınız yürüyüşte, bir kitap okumakta, bir film seyretmekte aramak mümkün.

Siz nasıl değerlendirirsiniz bilmem, ama dünya hak vereceksiniz, pek de yaşanılır bir halde değil. Savaşlar, ekonomik krizler, toplumsal çalkantılar… hepsi hayatı zor hale giteren etmenler…

Mutluluk metafor anlamında havalara uçmak, içimizdeki kelebekleri uçurtmak ise, bu duyguyu yakalamak için uzaklara gitme gereği duymadan, yanınızda olanlarla yaşamak imkansız değil.

Mutluluğun büyüsünü yaşamak için, bu akşam yılbasşında 2024’u uğurlarken, 2025’i de karşılarken, aile sofrasında ya da dost sofrasında güzel muhabbet içinde olmak yeterli.

Bu gece kederlere paydos, yeni umutlara kucak açmanın tam zamanı…

2025’in size mutluluk getirmesini dliyoruz…

Ercan Kasap

31.12.2024

0 0 0 0 0 0

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.

Sıradaki haber:

BİZ BUYUZ!…

KÖŞE YAZISI

TÜM YAZARLAR
erkasap
ERCAN KASAP
“Karanlıktan korkan çocuğu kolaylıkla hoşgörebiliriz.Yaşamdaki asıl trajedi,yetişkinlerin aydınlıktan korkmasıdır” (Platon) 60 yıldan bu yana kesintisiz Türkçe eğitimin yapıldığı Priştine’nin tek ilköğretim okulu “Elena Gjika” okulunun müdür yardımcısı görevine uzun yıllardan sonra bir Türk öğretmen seçildi, tam da güzel oldu, hak yerini buldu derken, Türk topluluğunu derinden sarsan tatsız bir olay yaşandı. “Elena Gjika” okulunda görev yapan Arnavut öğretmenler, ne hikmetse, müdür yardımcılığına Türk öğretmenin seçilmesini hazmedemedi.K ararı, derslere girmemekle boykot etti. Ardından Arnavut öğrenciler Türk öğretmen ve öğencilerine sataştı, tartakladı ve çirkin hareketlerde bulundu. Anlatıldığna göre Arnavut örencilerinn tepkisi tam bir mlliyetçilik gösterisine dönüştü. Holiganlık davranışları sergileyen Arnavut öğrenciler, Türk öğretmen ve öğrencilerine adeta terör estirdi. Esir kaldıkları sınfların kapıları tekmelendi, camlar kırıldı,”burası Arnavutlarındır” sloganları atıldı. 65 yaşında bir Türk öğretmeni 13- 14 yaşındaki Arnavut öğrenciler tarafından tartaklandı. (9’uncu sınıf Türk öğrencilerinin toplu olarak imzaladıkları mektupta, biyoloji ve fizik derslerini veren kıdemli öğretmen Abdullah Bırvenik’in Arnavut öğrenciler tarafından koridorda etrafının sarıldığı, tartaklandığı, Arnavut bayrağıyla sarılarak, sataşmalara maruz kaldığı ileri sürülüyor). Sebep, sadece ve sadece müdür yardımcılığına seçilen öğretmenin Türk olması!
b
b

SIZIN KÖSENIZ

TÜM YAZARLAR
konukyazar
SİZİN KÖŞENİZ
Sizin Köşeniz bölümünde siz değerli okuyucularımızın .............
Jojobet Giriş Yapcasibomholiganbet girişjojobetcasino siteleriDeneme Bonuslarcasibom güncel girişcasibomcasibom 726casibomOnwincasibom girişcasibom güncelbaywin güncel girişgrandpashabet mobil girişholiganbet güncelJOJOBETbets10 giriş