a

KOSOVA’DA TULAREMİ SALGIN HALE GELDİ

Tavşan, fare, sincap gibi hayvanlardan doğrudan temasla ya da sinek ve kenelerle de taşınabilen Tularemi ülkede salgın haline gelmeye başladı.

Aniden yükselen ateş, baş ağrısı, kırıklık, bulantı, kusma ve ishal gibi belirtileri olan Tularemi’den 26 kişi Priştine Hastanesi Bulaşıcı Hastalıklar Kliniği’nde tedavi görüyor.

Tularemi insandan insana bulaşmıyor ancak, temiz olmayan su ve yiyeceklerden hastalık bulaşma ihtimali yüksek. Ayrıca, salgın durumlarında hastalık yapan hayvanların yok edilmeleri zorunludur.

Hastalık yeri tespit edilemeyen genel mikroplanmalara sebep olabileceği gibi, deride, gözde, akciğerlerde ve sindirim yolunda da yerleşebilir. Dış tularemide bulaşmanın başladığı yerler eller, gözler ve ağızdır. Buralarda önce küçük bir kabarcık oluşur, sonra ur şeklinde büyüyerek parçalanır. Bulaşma yeri nedeniyle bu bölgelerdeki lenf bezleri şişer ve ağrır. İç tularemi ise, akciğer tüberkülozu ya da bağırsak nezlesine benzeyen bir seyir izler. Böylece, vücuttaki tüm lenf bezleri şişip ağrıyabilir. Ateş durumu çok değişkendir. Çoğu kez kızamığa benzer deri döküntüleri ateşi izler. Tedavi edilmeyen hastalık 2-4 hafta sürer. En sık görülen yan etkisi lenf bezlerinin iltihaplanmasıdır.

Priştine Hastanesi Bulaşıcı Hastalıklar Kliniği Müdürü paniğe gerek olmadığını belirtirek, “farelerin ve kedilerin fazla olduğu yerlerde hastalığın bulaşma riski daha yüksek. Kediler fare dışkısı yiyebildiği için hastalığı insanlara bulaştırabilirler. Tularemi insandan insana bulaşmaz ama temiz olmayan su ve yiyecekler konusunda dikkatli olunması gerekir” dedi.

Ulusal Halk Sağlığı Enstitüsü hastalığın salgın seviyesine ulaştığını açıkladı. Kosova’da ilk tularemi vakasına 1999 yılında rastlandı.

Ocak ayından bu yana ise 70 Tularemi vakasına rastlandı.

Tularemide, ölüm oranı ilaç tedavisi sebebiyle oldukça düşüktür.

0 0 0 0 0 0

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.

Sıradaki haber:

ALMANYA KOSOVALILARI GERİ GÖNDERECEK

KÖŞE YAZISI

TÜM YAZARLAR
erkasap
ERCAN KASAP
“Karanlıktan korkan çocuğu kolaylıkla hoşgörebiliriz.Yaşamdaki asıl trajedi,yetişkinlerin aydınlıktan korkmasıdır” (Platon) 60 yıldan bu yana kesintisiz Türkçe eğitimin yapıldığı Priştine’nin tek ilköğretim okulu “Elena Gjika” okulunun müdür yardımcısı görevine uzun yıllardan sonra bir Türk öğretmen seçildi, tam da güzel oldu, hak yerini buldu derken, Türk topluluğunu derinden sarsan tatsız bir olay yaşandı. “Elena Gjika” okulunda görev yapan Arnavut öğretmenler, ne hikmetse, müdür yardımcılığına Türk öğretmenin seçilmesini hazmedemedi.K ararı, derslere girmemekle boykot etti. Ardından Arnavut öğrenciler Türk öğretmen ve öğencilerine sataştı, tartakladı ve çirkin hareketlerde bulundu. Anlatıldığna göre Arnavut örencilerinn tepkisi tam bir mlliyetçilik gösterisine dönüştü. Holiganlık davranışları sergileyen Arnavut öğrenciler, Türk öğretmen ve öğrencilerine adeta terör estirdi. Esir kaldıkları sınfların kapıları tekmelendi, camlar kırıldı,”burası Arnavutlarındır” sloganları atıldı. 65 yaşında bir Türk öğretmeni 13- 14 yaşındaki Arnavut öğrenciler tarafından tartaklandı. (9’uncu sınıf Türk öğrencilerinin toplu olarak imzaladıkları mektupta, biyoloji ve fizik derslerini veren kıdemli öğretmen Abdullah Bırvenik’in Arnavut öğrenciler tarafından koridorda etrafının sarıldığı, tartaklandığı, Arnavut bayrağıyla sarılarak, sataşmalara maruz kaldığı ileri sürülüyor). Sebep, sadece ve sadece müdür yardımcılığına seçilen öğretmenin Türk olması!
b
b

SIZIN KÖSENIZ

TÜM YAZARLAR
konukyazar
SİZİN KÖŞENİZ
Sizin Köşeniz bölümünde siz değerli okuyucularımızın .............
casibomJOJOBETbahsegelcasibom giriş