Kosova Cumhurbaşkanlığı Danışma Konseyi, Kosova Başbakanlığı Diller Komiserliği Ofisi, AGİT’in ev sahipliği ve T.C. Priştine Büyükelçiliği’nin ortak girişimiyle, Prizren, Priştine, Mitroviça, Gilan ve İpek’te, beş büyük il ve yöre belediye yetkililerinin, sivil toplum kuruluşları, topluluk temsilcileri ve basın mensuplarının iştirakıyla düzenlenen yuvarlak masa toplantılarıyla “Sizin Diliniz Sizin Hakkınızdır” kampanyası başlatıldı.
AGİT’in ev sahipliğinde düzenlenen yuvarlak masa toplantılarında, konuşmacı olarak Kosova Cumhurbaşkanlığı Danışma Konseyini ve Diller Çalışma Gurubu Başkanı Dr. Taner Güçlütürk, Kosova Başbakanlığı Diller Komiserliği Ofisi Komiseri Slavişa Mladenoviç ve T.C. Priştine Büyükelçisi Songül Ozan katıldı. AGİT temsilcisi Şçipe Hayredini’nin koordinatörlüğü ve moderatörlüğünde gerçekleştirilen toplantılara, AGİT Mitroviça Ofisi Müdürü Bo-Ewert Oscar Linne, AGİT Prizren Ofisi Müdürü Sara Bonotti, AGİT Priştine Ofisi Müdürü Eduard Pesendorf, AGİT İpek Ofisi Müdürü Norman Spitzegger ve AGİT Gilan Ofisi Müdürü Ulrich Biffar konuşmacı olarak katıldılar.
Bütün illerde düzenlenen toplantılarda Resmi Dillerin Kullanım Yasası ve bu yasanın uygulanmasında yaşanan sıkıntılar gündeme geldi.
“Kosova’da Resmi Diller ve Dil haklarının Korunmasında Kosova Cumhurbaşkanlığı Topluluklar Danışma Konseyi’nin Rolü”nden bahseden Dr. Taner Güçlütürk, Danışma Konseyinin tarihçesinden, görevlerinden, amaçlarından ve yapısından bahsetti. Bu çerçevede resmi diller ve dil politikalarıyla da ilgilenen Kosova Cumhurbaşkanlığı Topluluklar Danışma Konseyi’nin, bilhassa son dönemlerde Kosova’da resmi dillerin uygulanması konusunu yakın takibe aldığını, bu doğrultuda çok sayıda toplantıda bu konuyu gündeme getirdiklerini ifade eden Güçlütürk, tespit ettikleri sorun ve konuları yetkili makamlarla olduğu gibi Kosova Dil Komiserliği Ofisiyle de paylaştıklarını, Dil Komiserliğinin de bu doğrultuda somut adımlar atmasına vesile olduklarını vurguladı.
Güçlütürk: “Resmi dillerin uygulanmasında Türk toplumu büyük bir memnuniyetsizlik yaşıyor”
Yaptıkları çalışmalar neticesinde, basında çıkan haberler ve gelen şikayetler üzerine, Arnavutça dışında, Kosova’nın birçok belediyesinde diğer resmi dillerin kısmi bir şekilde uygulandığı ya da kimilerinde hiç kullanılmadığı ortaya çıktığını kaydeden Güçlütürk, bu sorunlar Sırp/Boşnakça olduğu gibi aynı durumun Türk dili için de geçerli olduğunun altını çizdi. “Türk dilinin belediyeler düzeyinde uygulanmasında çok sayıda sorunların, sıkıntıların ve yetersizliklerin yaşandığı, Kosova Türk toplumu içerisinde de bu yönde çok büyük memnuniyetsizliğin ortaya çıktığı görülmeye başlamıştır. Bu memnuniyetsizliklerin ortaya çıkması ardından Kosova Cumhurbaşkanlığı Topluluklar Danışma Konseyi tarafından, 13 Nisan 2013 tarihinde ve 25 Temmuz 2013 tarihinde Prizren, Mitroviça, Priştine, Vıçıtırın ve Gilan Belediye Başkanlarına ve İdari Müdürlüklerine gönderdiğimiz mektupa, Türkçe’nin resmiyetini uygulamalarını yazılı bir şekilde talep ettik” diyen Güçlütürk, Merkezi düzeydeki yetkililere, yerel düzeydeki Belediyelere, Belediye Başkanlarına diğer resmi dillerle birlikte eşit bir şekilde Türkçe’yi de uygulamaya çağrıda bulundu. Kosova’da merkezi ve yerel düzeydeki resmi dillerin uygulanması, sadece temel insan haklarına değil, çok uluslu, çok kültürlü bir devlet olarak yapılanmakta olan Kosova’nın devletleşme sürecine de gerekli en önemli katkılardan birini sunacağına inandıklarını ifade eden Güçlütürk, merkezi düzeydeki kurum ve bakanlıkların, belediye düzeyindeki birimlerinde kütük ve kamu hizmetleri sunarken, bütün resmi belgelerde anayasa ve resmi diller yasasına uygun bir şekilde Arnavutça ve Sırpçayla birlikte, Türk ve Boşnak dillerini eşit bir şekilde uygulamaya, bu bağlamda yerel yönetimlere örnek olmaya çağırdı.
Resmi dillerin uygulanmamasının başlıca nedeninin, belediyelerimizin ileri sürdüğü değişik teknik ve mali yetersizlikleri yönünde olduğunu, ancak öne sürülen bu gerekçelerin, aşılması zor engeller olmadığı için bu gerekçelerin kabul edilemeyeceğini ifade eden Güçlütürk, “Bugün Kosova’da yerel düzeyde resmi dillerin uygulanmaması ya da kimilerinde sadece kısmi ve göstermelik olarak uygulanması, temel insan hakları açısından bir ihlal oluşturduğu gibi, mevcut Kosova Cumhuriyeti anayasası ve yasalarının da ağır bir şekilde ihlal edilmesi, suç işlenmesi anlamına gelmektedir. Avrupa Birliğine entegre olmaya çalışan genç ülkemiz, çok uluslu, çok kültürlü ve çok dilli yapısını ancak resmi dillerin uygulanması gibi bu açıdan önem arz eden spesifik yasaları uygulamada özen göstererek koruyabilir. Geleceğini Avrupa Birliği ailesinde gören Kosova Cumhuriyeti, bu birliğin “Avrupa Bölgesel Diller ve Azınlık Dillerini Koruma Antlaşması”nı bir o kadar önemsemeli, gerekli altyapı ve imkanları şimdiden sağlayarak, bu yönde bir an önce somut adımlar atması gerekmektedir. Dolayısıyla “Sizin Diliniz Sizin Hakkınızdır” kampanyasını başlatırken ister Kosova Cumhurbaşkanlığı Topluluklar Danışma Konseyi, ister Kosova Başbakanlığı bünyesindeki Dil Komiserliği Ofisi, ister de merkezi düzeydeki kurumlar olarak, işbirliği içerisinde bizimle beraber Kosova’nın kalkınmasına katkı sunan yabancı büyükelçilik ve misyonların da bu konuda gerekli yardımı sunmaya, bu engelleri aşmak için her türlü desteği vermeye hazır olduğumuzu bildirmek isteriz.” dedi.
Ozan: “Resmi dillerin uygulanması Kosova’nın geleceğine hizmet sunacaktır”
Resmi dillerin kullanımının insan hakları ve bu doğrultuda ayrımcılığın önlenmesi açısından önemli olduğunu vurgulayan T.C. Priştine Büyükelçisi Songül Ozan, dilini resmi olarak kullanabilen vatandaşların devletlerini daha fazla sahiplendiklerini, o toplumda hoşgörü ve barışın daha fazla hakim olduğunu söyledi. T.C. Priştine Büyükelçiliği olarak Kosova’daki anayasa ve yasaların uygulanması için merkezi ve yerel yönetimlere her türlü destekte bulunduklarını ifade eden, mevcut hükümetin bu yönde pozitif bir tutum ve istekleri olduğunu söyleyen Büyükelçi Ozan, ancak resmi dillerin uygulanmasında değişik sıkıntıların yaşandığını kaydetti. Geçenlerde Kosova Başbakanı Hashim Thaqi’nin kimlik ve pasaportlar olduğu gibi resmi belgelerde Türkçe’nin uygulanması için vaatte bulunduğunun altını çizen Ozan, belediyelere ve yerel yönetimlere gelince, bu yönde mali, kadro, teknik sıkıntılar yüzünden resmi dilleri uygulamada engeller görüldüğünün altını çizdi. Bu yönde daha esnek politikaların uygulanmasının Kosova devletinin faydasına olacağını belirten Büyükelçi Ozan, hükümetin bu yönde somut ve olumlu adımlar atmasının bilhassa seçim arifesinde daha olumlu bir hava yaratacağının altını çizdi. Kosova’da Türkçe’nin sadece Kosova Türklerinin değil, Arnavutların, Boşnakların, Sırpların ve Romanların da dili olduğunu belirten elçi Ozan, Türkçenin geleneksel olarak kullanıldığı yerlerde korunması ve yaşatılması gerektiğini söyledi. Beraberce çalışıldığı halde bu sorunların aşılabileceğini belirten Ozan, bu yönde hükümetin iyi niyete sahip olduğunu, yeter ki sivil toplum kuruluşları, belediyeler ve vatandaşların daha faal olması, bu yönde taleplerde bulunması gerektiğini işaret etti.
Mladenoviç: “Resmi dil politikalarında iyi niyetten ziyade somut pratik uygulamalar daha önemli”
Savaştan sonra Kosova’da yaşayan toplulukların milli kimlik, dil hakları ve çok kültürlülüğün korunması için çok sayıda yasanın onaylandığını belirten Kosova Başbakanlığı Diller Komiserliği Ofisi Komiseri Slavişa Mladenoviç, bu çıkarılan yasaların Avrupa standartlarındaki hak ve özgürlükleri koruyan düzeyde olmasına özen gösterildiğini ifade etti. Bu yasalar onaylandıktan sonra, bilhassa resmi diller yasasının uygulanmasında formaliteden ibaret göstermelik bir uygulama tespit ettiklerini, Kosova’nın birçok merkezi kurumunda olduğu gibi belediyelerde de resmi dillerin uygulanmadığını söyleyen Mladenoviç, yıllık bütçe planlamalarında resmi dillerin uygulanması için ayrılan herhangi bir miktarı hiçbir kurum ve belediyede göremediklerini kaydetti. Hükümetin bu sorunu aşmak için önce resmi diller komisyonu, daha sonra da komiserlik ofisini oluşturduğunu belirten Mladenoviç, resmi diller komiserliğinin yapısı, görevleri, yetkileri, amaçları ve son dönemlerde gerçekleştirdiği çalışmalardan bahsetti. Son zamanlarda başlattıkları kampanyalarla birlikte, resmi belgelerdeki yanlışların düzeltilmesine yönelik yeni reform sürecine geçtiklerini vurgulayan Mladenoviç, örnek bir uygulama olarak tüm dillerdeki bu resmi belgelerin, merkezi sistemle Kosova çapında uygulamaya başlanacağını, biyometrik kimlik ve pasaportlarla birlikte Kosova çapında bir ay içerisinde bütün sürecin devreye gireceğini bildirdi. Resmi dillerin uygulanmasında iyi niyetin yeterli olmadığını ifade eden Mladenoviç, iyi niyetten somuta ve pratiğe geçilmesinin önemli olduğunu belirtti. Mladenoviç, Diller Komiserliği Ofisi’nin gönderdiği uyarılardan sonra bu uyarı ve öneriler dikkate alınmadığı takdirde gerekli önemlerin alınması için parasal cezalandırma ve savcılığa başvurma yetkisine sahip olduklarını açıkladı. Mladenoviç son olarak, resmi dillerin uygulanması için STK ve vatandaşlardan daha fazla işbirliği ve şikayet paylaşımı hassasiyeti içerisinde olmalarını istedi.
Konuşmaların ardından sözü alan sivil toplum kuruluşları, siyasi temsilciler ve belediye temsilcileri, yetkililerle resmi dillerin uygulanmasında yaşadıkları sıkıntıları, şikayetleri ve belediyeleriyle ilgili güncel durumu paylaşma fırsatı buldular. Düzenlenen toplantılar resmi dillerin yasalar çerçevesinde uygulanması konusunu bir daha güncel hale getirirken, beş büyük ildeki sorun ve çözüm önerilerinin tespiti adına ilgi gören platformlardan birini oluşturdu.
TÜBİTAK LİDERLİK OKULUNDA, TÜRKİYE’NİN LİDERLİK ALANINDAKİ TECRÜBELERİ AKTARILDI
ARNAVUTLUK’TA AKRAN ŞİDDETİ PROTESTOSU
BALKANLAR’IN GELECEĞİ TİCARETLE ŞEKİLLENECEK
İSTANBUL EĞİTİM ZİRVESİ 2024 DÜZENLENİYOR
ÜSKÜP’TEKİ FESTİVALDE TÜRK ÇAYI TANITILDI