1912’den sonra, yani Osmanlı’nın buraları terk etmesiyle Balkanlarda Türk kimliği, Türk dili, Türk kültürü ve sanatı tam anlamıyla darbe yemiş, karanlık, suskun bir dönem yaşamıştır.
1951 yılı, bura topraklarda yaşayan Türk halkının umutlarının yeniden çiçeğe durduğu, resmi olarak kimliğine sahip çıktığı, okulların bunca yıl sonra yeniden kapılarının Türkçeye aralandığı, kültürün sanatın en nihayet start verdiği bir yıldır.
Büyük bir coşku, kıvanç içinde 1951 yılında kurulan Doğru Yol Türk Kültür Sanat Derneği 6o yıldır hiç ara vermeden etkinlik içinde oldu. Nice hükümdarlara yurt olmuş, nice kültürlerle yoğrulmuş Prizren şehri yanı sıra Kosova, Balkanlar ve hatta Türk dünyasının gerçek anlamda medarı iftarı olduğunu vurgulamış olursak, yanılgıya düşmeyiz.
Türkiye dışında ve genelde Türk Dünyası içinde , bizler oralarda, yani Türkçenin Rumeli yakasında , Kosova’da bir avuç topluluk olduk hep. Özellikle 1950’lerde başlayan göç dalgalarıyla bura Türkler bir kez daha ciddi bir şekilde sarsıldı. Yaşanan göç dalgaları, buralarda kalanlar için, varlığını Türk kimliğiyle sürdüren bizler için kesilen fatura hep ağır oldu. Öyle ki, sayımızın giderek azalmasıyla ; bu dili, bu kültürü, bu gelenek göreneği sürdürenlerin sırtına taşınılması ağır bir yükün daha eklenmesi demekti. Sözün kısası, kayada çimlenmekti bizimkisi. Kayada çimlenip, Mevlânâlaşmaktı…
Mütevazi koşullarda, büyük bir yürekle üstlenilmesi gereken çalışmalara sarılarak, Doğru Yol derneği üyeleri halkın yıllanmış Türkçe hasretini, kültürel sanatsal beklentilerini sahneye taşımayı başarmış, daha ilk yıllarda doludizgin bir geleceğin ufukları muştulanmıştır.
Bugün bu topraklarda Türkçe bir bayrak gibi gönderde onurlu onurlu dalgalanıyorsa, kültür, sanat, eğitim ve daha nice alanlarda başarı ve yengiler elde edilmişse, öncelikle Türkçe eğitimin ve kurulan derneklerin görkemli katkısı sonucu sayesinde gerçekleştiği yadsınılmazdır.
Yüzyıllar öncesine uzanan Balkan Türk kültürü ve geleneğinde bir gün kapsamlı bir çalışmaya ışık tutulduğunda katkısının tarihsel değer taşıdığına kesin gözüyle baktığım ve ardımızda kalan yıl 60 yılı geride bırakan Prizren(Kosova) “Doğru Yol” Türk Kültür ve Sanat Derneği’ne sözü bağlarken, Türkiye dışında Türkçenin nöbetine böylesine cesaretle ve böylesine sadık bir şekilde duran bir başka derneğin örneğine zor rastlanabileceğinin altını çizerek vurgulamak isterim. Doğru Yol Derneği 60 yıldır, çalışmalarına bir an olsun ara vermeden, sanatın birçok dalında adeta yarışırcasına etkinlikler sergilemiş, bura topraklarda Türk olmanın, Türk kalmanın, Türk’ün onurunu yüceltmenin en güzel, en sadık ortamı olmayı başarmış, nice derneklere bu doğrultuda tam anlamıyla model olmuştur.
Bu dernek, ikinci dünya savaşı sonrası Kosova’da Türk kültür sanat dünyasına nice ilk’leri kazandırmış bir ortamdır. İlk tiyatro, ilk dergi, ilk besteler, ilk derlemeler, ilk Tv programları, ilk plaklar, 10 Kasım nedeniyle Atatürk’e adanmış ilk anma töreni, Kosova’yı temsilen ilk uluslar arası festivale katılışı, konserlerinde skeçlere ilk defa yer veren, kitap tanıtımları düzenleyen, sanatçıların portrelerini konumlayan, uluslar arası düzeyde Türk kültürüne hizmet sunanlara ödül veren Doğru Yol Derneği olmuştur. Prizrenli olup da, kültürel sanatsal alanda bir yerlere varmışsa, bu işin özünde “Doğru Yol” kıvılcımı kaçınılmazdır.
Ziya Şişko Türk Sanat Müziği, Yeşil Turnalar Türk Halk Müziği, Reşat Şinik Halk Oyunları Ekibi Kolu, Aziz Buş Tiyatro Kolu, Muhammet Şerif Resital Kolu, Başkim Çabrat Tasavvuf Müziği Kolu, Nazım Hikmet Edebiyat Kolu, Esin ve Filiz Dergileri, Kitap Dizisi, Ata Çocukları Çocuk Grubu, Erkan Laya Halk Oyunları Kolu, Foto-Video Kolu başta olmak üzere dernek çerçevesinde 20 kolda üyeler kendi etkinliklerini sergilemektedirler.
İster kurucular, ister de bu derneğe adeta ömrünü feda ederek zengin içerik kazandırıp, bugünlere taşıyanlar, dernek tarafından hiçbir şekilde unutulmamış, hayatta olmayanların bir bölümünün adlar kollara verilmiş, en güzel bir şekilde hatıraları yaşatılmaktadır.
Bugün Balkanların tartışmasız en eski ve en etkin derneklerinden biri olan Prizren/Kosova/ Doğru Yol Derneği kuruluşundan bu yana sergilemiş olduğu etkinlikler göz önünde bulundurulduğunda, bu coğrafyada, bu şartlarda Türk kültürü ve sanatının bir anlamda üniversite rolünü oynamış, Türkçenin kalesi olduğunu söyleyebiliriz.
60. sanat yılını onurlu bir şekilde kutlayan, 500’e yakın üyesiyle etkinlikten etkinliğe koşan, Atatürk’ün ilkelerine gönülden bağlı olan Doğru Yol derneği, şimdiki çocukların olduğu gibi, bizim çocukluğumuzun da şen sesiydi, şimdiki gençlerin olduğu gibi bizim de gençliğimizin neşesiydi. Doğru Yol tümümüzün bengi sesi, ömrümüzün Rumeli faslı…
Hasreti, özlemi bu ortamda yakılan türkü şarkılarla bağrımıza bastık hep. En mutlu günlerimizde, düğün-dernekte Doğru Yol sanatçılarıyla baş başa, gönül gönüle olduk. Yüzlerce konser, yüze yakın uluslar arası festival, onlarca turnede yer aldık. Ata Çocukları grubumuz 3 yıl ard arda TRT’nin 23 Nisan nedeniyle düzenlediği uluslar arası çocuk şenliğine katıldı. En iyi bir şekilde türkülerimizi temsil etti. En yeni derlemelerimizle gene TRT programlarına konuk olduk…Başarılara doymadık…
Doğru Yol derneği hep güzelin, erdemin, hoşgörünün yanındaydı. Halkının emrinde, Türkçe’nin nöbetindeydi…
Ve Kosova’da, Balkanlarda, Türk dünyasında Türk kültürü, gelenek ve göreneği, örf ve adetleri dendi mi, elbet ki akla Doğru Yol gelecektir. Çünkü daha büyük amaçlara, menzillere, halkının gönlünde taht kurmuş, güven kazanmış Doğru Yol’la varılacaktır.
Nice 6O’lara!…
Zeynel Beksaç
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.