HADSİZLER…

1

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Bir avuç Kosovalı geçen gün haddini aşarak, masum Kürt halkı olarak göstermeyi çalıştığı terör örgütü YPG/PKK’ya destek için protesto gösterisi düzenledi.

“RiseUp4Rojava” (Rojava için diren) yazılı pankart açan hadsizler, skandal protesto ile güya Kürt halkının katliama maruz kaldığına dikkatleri çekmek istedi. 10 kişilik grubun  toplanmasını, genelde kadın hakları ve meme kanserine karşı mücadeleye ağırlık veren Kosova Kadın Dernekleri Ağı  sağladı.

Bu Derneğin daha doğrusu bu sivil toplum kuruluşunun içinde barındırdığı Kosovalı kadınların  şimdiye kadar İsrail’in Filistin çocuklarını öldürmüş olmasına tepki gösterdiği ya da  Arakan Müslümanlarının katledilmesine  karşı ses çıkardığı görülmemiştir.

Ama Türkiye ve Türkiye’nin haklı hamleleri söz konusu olunca durum değişiyor. Dünyaya aydın ve bilinçli birey olduklarını göstermek için hedef olarak, Suriye kuzeyindeki “Barış Pınarı” Harekatı, Türkiye’yi, Türk Ordusu ve Türkiye Cumhurbaşkanını seçti.

Kadınlardan oluşan bu sivil toplum kuruluşunun protesto gösteri ve toplanmaları genelde kalabalık olur, ancak bu kez sadece 10-14 kişi toplanabildi.

Amaç, Türkiye’nin Barış Pınarı Harekatı’nı işgal olarak göstermek, terörün  bertaraf edilmesi değil,  Kürtlere  ve çocuklarına yönelik katliam olarak nitelemek, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı,  Miloşeviç olarak göstermekti, hiç utanmadan.

Türkiye’nin 1999 yılı Kosova  savaşı  esnası ve sonrasında din, dil, ırk ayrımı yapmadan Kosova’ya sunduğu tüm alanlarda destek ve yardımları  unutan, Türk ulusu ve Türkiye’ye saygısızlığın en çirkin örneğini  sergileyerek, makul bir gerekçesi olmayan protesto gösterisini örgütlemeye kalkıştılar.

Batılı ülkelerin maşası olan bu sivil toplum kuruluşu, tıpkı “ işte bizde Kürtlerden yanayız. Türkiye’yi kınıyoruz” mesajını verircesine, aslında bilinçli ya da bilinçsiz şekilde , Kosova ile Türkiye arasındaki ilişkilere leke sürmeye çalıştı. Belki de belli çevrelerin emrini yerine getiren ve  zavallı duruma düşen bu grup, Suriye’nin kuzeyindeki gerçekleri saptırmak rolünü üstlenmiş oldu. Türkiye’yi her gün eleştiren ve Kosova kamuoyuna yanlış  yalan haberler servis eden  Kosova’nın yüzde 90 oranındaki Arnavut medyasına, Türkiye Ordusu hakkında  kabul edilemez iddialar ve ithamlarda  bulundu.

Ancak Kosovalılar,  sinsice hazırlanan bu senaryoyu yutmadı. Türkiye ile Kosova arasındaki ilişkileri bozmak planının bir parçası olan  bir avuç insanın kötü niyetine  alet olmadı.  Kosovalı kadınların örgütlemesindeki bu protesto, “dağ titredi, fare doğdu” ata sözüne benzer tam bir fiyasko oldu.

Üstelik  bu grubun karşısına “Türkiye, Türkiye” tezahüratlarıyla Priştineli bir grup Türk dikildi. Asker selamı da eksik olmadı.

Eylemcilerin karşısına geçen Priştineli Türkler,  Türkiye ve Barış Pınarı Harekatına destek vererek, medyaya yaptıkları açıklamalarla adeta Türkiye karşıtı grubun tezlerini çürüttü. Yetmedi, kara propaganda yaymayı planlayan gruba tokat  gibi cevap vererek,  Türkiye tezahüratlarıyla protesto gösterisinin yapıldığı meydanı inletti.

Önümüzdeki günlerde çok daha temkinli olunmalı. Batı’ya yaranmak ve Batı’nın akıl almaz yorumlarına destek vermek için AB ve ABD tarafından desteklenen  sivil toplum kuruluşları, Türkiye aleyhine protesto gösterileri düzenleyebilir. Hazırlıklı olmak lazım. Çok rahatsız oldukları asker selamını eksik etmeden…

Ercan Kasap

21.10.2019