a

ENVER BAKİ – PORTRELER (4)

VARLIĞIMIZI SANATIYLA ELLİ YIL BELGELEYEN SANATÇI

Ramadan İlyas Dört Lüle Mahallesi’nin en uslu, en utangan biriymiş. İster mahallede , ister 0okulda , ister ailesinde “ağzı var dili yok bir çocuk”diye sıfatlandırılmış arkadaşları, akrabaları. İyi ama ilkokul bitirdikten sonra, “Gonca gibi patlayıvermiş “. Dili çözülmüş. Okuduğu mesleki okulda yakışıklı, zeki, çalışkan bir delikanlı olduğundan arkadaşları Ramadan’ı daha çok  sevmeye, saymaya başlamış. Okulda günde üç saatlik öğrenimi yanı sıra, “Farmakor” Afiş-Reklam, Badanacılık şirketinde de öğrenci olarak okulunu bitirenlerden biri olmuş. Diploma sahibi olduktan sonra usta başı olarak üçyüz kişiye şeflik yapmıştır.

O, oniki yaşlarında anlattığına göre, mandoline merak saran Ramadan, “mandolin ustası olacağını hayal etmiş” o günlerde. Oysa bir gün mesleki okula  müzik malzemesi ve çalgılarının satıldığı dükkanın vitrininde kanun çalgısını görünce,bu çalgı ilgisini çekmiş ve kanunu rüyalarında görmeye,  kulaklarında kanun sesini duymaya başlamış.

Altıncı yüzyılın sonlarında ve yedinci yüzyılın başlangıcında Türk feylozofu  ve müzisyeni FARABİ  tarafından icat edilen kanun çalgısına olan Ramadan, 1962 yılında , yani bundan 1.300 yıl sonra kanun çalgısını öğrenip, çalanlardan ilki olmuştur. Ramada’nın kanunu öğrenip çalmasına Priştine radyosu Türk halk sanat Müziği Orkestra şefi merhum Rasim Salih’in büyük payı geçtiğini de belirtmek gerekir.

Ramadan İlyas aşık olduğu ve kısa bir sürede kanun çalmakta başarıyla ilerleyerek, udi, keman, cümbüş ustası tek sözle bir kaç saz çalan Rasim Salih Bey, Ramadan’ı, Priştine Radyosu Türk Orkestrası’na işe alıyor.

Ramadan  1965 yılında adı geçen orkestranın profesyonel müzisyeni olarak çalışmaya başlıyor. Oysa bu dönemlerden konuşurken  Ramadan : “1962 -1965 yılları döneminde kasabamızda ve Kosova’da ilk kanuncu olarak hem müzik kurumları şeflerinin,  hem de müzik severlerinin ilgisini topladığından herkes onun bu saz’a nasıl çaldığını da görmek istediğini belirtiyor. O dönemde Radyo Orkestrası’ndan başka, Priştiner’nin profesyonel  “Shota” Folklor Ansamblosunda mesayi olarak çalarken , ilk olarak mando9lini, öğrendiğini Yeni hayat bugünkü “gerçek” K.G.S.S. Derneği’nde uzun yıllar çalıştığını” söylüyor.

Çalıştığı derneklerden söz edildiğinde, Prizren’in “Doğru Yol” Derneği’nde Rasim salih ile birlikte  1962 – 1965  yıllarında konuk müzisyenler sık sık derneğin konserlerine katılmış.  Dernek’te kimi üyelere ders vermiş olduklarını belirtirken, bu dönemde Dernek başkanı merhum Hayrettin Volkan’ın  girişimiyle Zagreb’te ilk Türk bandının- plakının doldurulduğunu vurgulamakta yarar var, diyor Ramadan.

“Yeni Hayat”ta mandolin öğrenen Ramadan, “Gerçek” Derneği Orkestrası’nda yer almakla, “Shota” halk Folklor Ansamblosu’nun mesayi üyesi, Priştine Radyosu Türk sanat Halk Orkestrası’na  kanuni olarak katılmakla olduğu gibi,  Prizren’in “Doğpru Yol” Derneği’nin dıştan üyesi olmakla, o dönem Yugoslavya’nın hemen hemen her cumhuriyeti’nin başkent ve iktisadi, kültür merkezlerinde düzenlenen çeşitli folklor karşılaşmalarına katılmıştır. Söz gelimi 1964  yılşında da sarayevo’da düzenlenen halk dansları Festivali’ne katıldıktan sonra , Bosna Hersek’in çeşitli kentlerinde konserler düzenleyerek, bu cumuriyette onbeş günlük turnuvalarda katıldıklarını anlatan Ramadan, 1982 yılında İskenderun Folklor Festivali’ne , 1986 ‘da  Kastamonu “Şapka” Folklor karşılaşmalarına, 1989 yılında Eskişehir , 1985-*1990 yılları arasında da iki defa Çorum “Hitit” Folklor Festivali’ne katıldığını belirten Ramadan,  bu günde 70 yaşlarını aşmasına karşın kanunundan ayrılmayarak, Priştine’de düzenlenen şenliklere, karşılaşmalara katılmaktadır. Kanun’a ilk günden aşık olan ve sazından elli yıl ayrılmayan Ramadan İlyas, Kosova’da Türk kültürünü , müziğini yaşatmış Türk varlığını sanatıyla belgeleyen sanatçılardan biridir.

O, Halk sanat Müziği’mizi bu topraklarda hem yaşadı hem de yaşattı. Onun sözlerine göre, kanun hem şenlendiren, hem ağlatabilen bir sazdır. Ramadan’ın sayesinde bugün ondan çok genç kanun sanatçısı yetişmiştir.

Bu portremizi yaparken Ramadan kendisini rahatsız eden bazı şeyler söylemek istediğini sezdiğimizi söylediğimizde Ramadan, “Ne yazık bir sanatçı olarak elli yıllık emekten, çabadan sonra, bugün 4o Euro’ya düştük. Bir emekli kırk Euro ile geçimini sağlayabilir mi? “ diye yakınıyor.

Ama ne de olsa toplumumuzda , Kosova hakları da var olan güçlüklerimizi aşacak umuduyla parlak yarınlara bakmakta olduklarını söylüyor. “ Ne yazık Priştine Radyosu Türk Halk sanat Müziği Orkestra’sı elli yıllık bir çalışmadan sonra yok oldu” diyerek acısını ortaya attı. /Enver Baki/

 

Not: Gazeteci, yazar ve şair Enver Baki’nin “ VARLIĞIMIZI SANATIYLA ELLİ YIL BELGELEYEN SANATÇI  ”  başlıklı Ramadan İlyas  hakkındaki portre yazısı  2007 yılının Nisan ayında  Priştine’de Arnavutça çıkan ve sayfasında Türkçe yayımlanan “Pensionisti” (Emekli)  gazetesinde yayımlanmıştır.

Kosova’nın ilk kanun sanatçısı Ramadan İlyas, 27 Haziran 2019 tarihinde  vefat etti.

0 0 0 0 0 0

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.

Sıradaki haber:

STOLTENBERG: NATO KOSOVA’DAKİ DURUMU İZLİYOR

KÖŞE YAZISI

TÜM YAZARLAR
erkasap
ERCAN KASAP
“Karanlıktan korkan çocuğu kolaylıkla hoşgörebiliriz.Yaşamdaki asıl trajedi,yetişkinlerin aydınlıktan korkmasıdır” (Platon) 60 yıldan bu yana kesintisiz Türkçe eğitimin yapıldığı Priştine’nin tek ilköğretim okulu “Elena Gjika” okulunun müdür yardımcısı görevine uzun yıllardan sonra bir Türk öğretmen seçildi, tam da güzel oldu, hak yerini buldu derken, Türk topluluğunu derinden sarsan tatsız bir olay yaşandı. “Elena Gjika” okulunda görev yapan Arnavut öğretmenler, ne hikmetse, müdür yardımcılığına Türk öğretmenin seçilmesini hazmedemedi.K ararı, derslere girmemekle boykot etti. Ardından Arnavut öğrenciler Türk öğretmen ve öğencilerine sataştı, tartakladı ve çirkin hareketlerde bulundu. Anlatıldığna göre Arnavut örencilerinn tepkisi tam bir mlliyetçilik gösterisine dönüştü. Holiganlık davranışları sergileyen Arnavut öğrenciler, Türk öğretmen ve öğrencilerine adeta terör estirdi. Esir kaldıkları sınfların kapıları tekmelendi, camlar kırıldı,”burası Arnavutlarındır” sloganları atıldı. 65 yaşında bir Türk öğretmeni 13- 14 yaşındaki Arnavut öğrenciler tarafından tartaklandı. (9’uncu sınıf Türk öğrencilerinin toplu olarak imzaladıkları mektupta, biyoloji ve fizik derslerini veren kıdemli öğretmen Abdullah Bırvenik’in Arnavut öğrenciler tarafından koridorda etrafının sarıldığı, tartaklandığı, Arnavut bayrağıyla sarılarak, sataşmalara maruz kaldığı ileri sürülüyor). Sebep, sadece ve sadece müdür yardımcılığına seçilen öğretmenin Türk olması!
b
b

SIZIN KÖSENIZ

TÜM YAZARLAR
konukyazar
SİZİN KÖŞENİZ
Sizin Köşeniz bölümünde siz değerli okuyucularımızın .............
casibom girişcasibomcasibom girişJOJOBETcasibom girişbahsegelcasibomcasibom girişcasibomcasibom giriş