Nufüs sayımı günlerinde güzel bir ivme yakalandı. Yaşanan hareketlilik ve ortaya çıkan tablo oldukça umut verici, Türk toplumundaki birlik ve beraberlik adına.
Kosova’daki Türk partileri, sivil toplum kuruluşları (STK), Türkçe medya hep birlikte üzerlerine düşen görev ve yükümlülükleri sonuna kadar en iyi şekilde yerine getirmek için gayret gösterdi. Olması gereken manzara oluştu.
Türk toplumunun tüm etmenleri işin birer ucundan tutarak, nüfus sayımı ile ilgili güzel işler yaptı, hedeflediklerimize ulaşmak için katkılarını esirgemedi.
Amaçladığımızı elde edecek miyiz?, umduğumuzu bulacak mıyız?, şimdilik bilinmez, ama toplumca verilen çabaların mükafatını alacağımızı umuyorum…
Ulusal menfaat söz konusu olunca, bir ve bütün olmayı becerebiliyoruz demek ki…Türk toplumu içinde yakalanan bu pozitif rüzgardan, insanlarımız arasındaki ilişkilerde gözlenen bu yumuşamadan, ilk sırada ve her şeyden önce, ileride haklarımızın ileri bir aşamaya taşınması ve eğitim, istihdam, gibi kronik sorunlarımızın çözümüne olumlu yansıması için yararlanılmalı.
Bu sinerji devam edermi merak içindeyim!
Devam etmezse eğer eski durumlara döner, çıkar mücadeleleri şeklinde bir dizi sıkıntıların yaşanması kaçınılmaz hale gelir. Bu da gruplaşmalara, uçlara giden fikir ayrılıkları ve dalgalanmalara devam demekir.
Bu nedenle, farklı cepheler de olsa, değişik görüşler de olsa, Türk toplumunu bir bütün olarak ayakta tutmak görevi en fazla KDTP’ye düşmektedir.
KDTP’nin bayramlaşma programında Genel Başkanın,”Partinin ve toplumun bir ve bütün olarak hareket etmesinin Kosova Türk toplumunun çıkarına olduğu” şeklindeki bu ve diğer mesajlarına bakılırsa, Türk toplumuna, Kosova toplumu içinde hak ettiği yeri alması misyonunu eksiksiz yerine getirmesi anlamına gelmektedir.
Yok eğer, “biz en büyük partiyiz, biz Türk toplumunu temsil ediyoruz, biz topluma yön veririz, biz ne dersek o olur” gibi büyükçülük anlayışı hakim olacaksa ki bazı durumlarda bunu da gözlemledik, bu durumda KDTP ve yönetiminin kucaklayıcı, birleştirici emellerinden bir eser kalmaz. Halka hizmet gibi kutsal görevden de söz edilemez.
Öncelikle KDTP Başkanı ve yönetimi, geçmişte yaptıkları meslekleri olan öğretmenler gibi halkı öğrenci olarak bellemek anlayışı, parti yönetimi “üst katta, halk alt katta” düzeni olmamalı.
Şehy Edebali’nin tavsiyelerinde ifade edildiği gibi,” Yüksekte yer tutanlar, aşağıdakiler kadar emniyette değildir”, “Geçimsizlikler, çatışmalar, uyumsuzluklar, anlaşmazlıklar bize; adalet sana.”
Ercan Kasap
20.06.2024
EMEKLİNİN ÇİLESİ…
İSTANBUL EĞİTİM ZİRVESİ 2024 DÜZENLENİYOR
ÜSKÜP’TEKİ FESTİVALDE TÜRK ÇAYI TANITILDI
HIRVATİSTAN SAĞLIK BAKANI BEROS YOLSUZLUK ŞÜPHESİYLE GÖREVDEN ALINDI
BALKANLAR’DA TÜRKÇE ÖĞRETİMİ VE TÜRKOLOJİ SEMPOZYUMU SARAYBOSNA’DA BAŞLADI