“ İnsan hakları, tüm insanların doğuștan sahip olduğu, ırk millet, etnik köken, din, dil ve cinsiyet ayırımı gözetmeksizin eșit olarak yararlanabileceği temel hak ve özgürlüklerdir. İnsan hakları ideal olup, olani değil, olmasi gerekeni dile getirir”.
İnsan hakları ve özgürlükleri, hukukun üstünlüğü, Kosova Cumhuriyeti ve birçok ülkenin anayasal düzeninde anayasal değerler iken, zorunlu yasalara, hiyerarșiye ve temel insan hak ve özgürlüklerine saygısızlık, bu değerlerin bir inkârıdır. Dünyanın farklı ülkelerinde enfekte sayılarının artması nedeniyle, “ Dünya Sağlık Örgütü (WHO)” 11 Mart 2020 tarihinde küresel ölçekte Covid-19 hastalığına neden olan korona virüsü bir pandemi salgını olarak ilan etti. Kosova’da ilk Covid-19 vakaları 13 Mart 2020’de doğrulandı. Tüm devletler, milleti, Covid-19 tehdidinden korumak için ne tür zorluklarla karșı karșıya olduğu en bașından beri inkâr edilemez bir gerçektir.
Bu virüsle mücadele için alınan önlemler, toplumun normal hayat ve gidișatını sürdürmesine engel olmaktadır.
Ayrıca demokratik toplumların ve hukukun üstün olduğu devletlerde bile alınan önlemlerin kaçınılmaz olarak temel hak ve özgürlüklerimizi etkileyeceğini kabul etmek gerekmektedir. Dolayısıyla devletlerin karșılașacağı sosyal, politik ve yasal zorluklara rağmen bu krize etkin bir șekilde cevap verebilme kabiliyetleri olması gerekmektedir. Diğer yanda ise alınan tedbirlerin demokrasi değerlerini, hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını etkilemeyeceğine dair dikkatli olunması gerekir.
Normal koșullarda temel özgürlüklerin ve hakların kısıtlanması ne zaman gündeme gelebileceğine dair yani Olağanüstü hal ilan edilmediği sürece, Kosova Anayasası (Madde 55) șu șekilde tanımlanmıștır:
[ Temel Hak ve Özgürlüklerin Kısıtlanması]
Bu anayasayla güvenceye bağlanmıș hak ve temel özgülükler, yalnız yasayla kısıtlanabilir.
Bu anayasayla güvenceye bağlanmıș hak ve temel özgülükler, açık ve demokratik bir toplumda kısıtlama amaçlarına ulașacak șekilde, yalnız zorunlu olduğu ölçüde kısıtlanabilir.
Bu anayasayla güvenceye bağlanmıș hak ve temel özgülüklerin kısıtlanması, belirlenen amaçlardan bașka bir amaç için yapılamaz.
İnsan haklarının kısıtlanması ve söz konusu hakların yorumlanması sırasında tüm kamu otoritesi, kurumları ve özellikle mahkemeler, kısıtlanan hakkın özüne, sınırlama amacının önemine, sınırlama türü ve miktarına, sınırlama ile ulașılmaya istenen amaç arasındaki ilișkiye önem vermeli ve söz konusu amaca asgari kısıtlamalarla ulașma olanaklarını gözden geçirmelidirler.
Bu anayasayla güvenceye bağlanmıș hak ve temel özgülüklerin kısıtlanması, hiçbir șekilde güvenceye bağlanmıș hakkın özünü reddetmemelidir.
Mevcut Covid-19 tehdidine yanıt olarak alınan önlemlerin kapsamı ve nasıl uygulandıkları farklı zaman ve anlarında bir durumdan diğerine önemli ölçüde değișir. Kosova Cumhuriyetinin amacı doğrultusunda- “uluslararası mekanizmalara üye olmak için” ne kadar çaba sarf ettiğini hepimiz bilmekteyiz, peki uluslararası anlașmalar bu konu hakkında bize nasıl bir yön verdiğini anlamak için Kosova Anayasası Madde 22’ye bakarak ve dayanarak yola çıkmakta fayda var:
[ Uluslararası Anlașma ve Belgelerin Doğrudan uygulanması]
Așağıdaki uluslararası anlașma ve belgelerle güvence altına alınmıș olan insan hak ve özgürlükleri, bu anayasayla da güvencesi sağlanmıș olup, Kosova Cumhuriyetinde doğrudan uygulanır ve yasa ya da kamu kurulușlarına ait diğer yasal hükümlerle çelișmesi durumunda, așağıdaki belgelerin önceliği vardır:
Evrensel İnsan Hakları Sözleșmesi;
Avrupa İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerini Koruma Sözleșmesi ve Protokolleri;
Uluslararası Medeni ve Siyasi Haklar Sözleșmesi ve Protokolleri;
Avrupa Konseyi Ulusal Azınlıkların Korunması Çerçeve Sözleșmesi;
Her Türlü Irksal Ayrımcılığın Yok Edilmesi Sözleșmesi;
Kadınlara Karșı Her Türlü Ayrımcılığın Yok Edilmesi Sözleșmesi;
Çocuk Hakları Sözleșmesi;
İșkence, Vahșet, İnsanlık dıșı ve Onur Kırıcı Ceza ve Muamelerle Karșı Sözleșme”.
Bahsi geçen maddede belirtildiği gibi ve buna dayanarak Avrupa İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerini Koruma Sözleșmesi ve Protokolleri Kosova’da doğrudan uygulandığını baz alarak așağıdaki sonuca varmaya çalıșmalıyız;
Devletler ( Kosova) tarafından bazı kısıtlayıcı tedbirler șu gerekçelere dayanılarak gerekçelendirilebilir:
Avrupa İnsan Hakları Sözleșmesi’nin sağlığın korunması ile ilgili ne kadar önem verdiğini anlamak için sözleșme’nin Madde 5’i incelemeye çalıșalım;
“ Özgürlük ve güvenlik hakkı “ 1. Herkes özgürlük ve güvenlik hakkına sahiptir. Așağıda belirtilen haller dıșında ve yasanın öngördüğü usule uygun olmadan hiç kimse özgürlüğünden yoksun bırakılamaz; e) Bulașıcı hastalıkların yayılmasını engellemek amacıyla, hastalığı yayabilecek kișilerin, akıl hastalarının, alkol veya uyușturucu madde bağımlılarının veya serselirenin yasaya uygun olarak tutulması…..
– Acil durum önlemleri
Hükümetler, Covid-19’a yanıt için zor kararlar almak zorundadır. Büyük tehditlere yanıt olarak acil durum önlemlerinin alınmasına uluslararası hukuk izin verir, ancak bu önlemlerin insan haklarını kısıtlayan dereceye ulaștığı takdirde alınan önlemler riskle orantılı, gerekli ve uygunabilir olacağına dair dikkat edilmelidir bir de ayırımcı olmamasına emin olunmalıdır. Bunun anlamı ise alınan önlemlerin bir amaca odaklanma ve süreye önemle dikkatinin gerektiği istemektedir, fakat acil bir durum olsa bile bazı haklar (dokunulmaz haklar) kısıtlanamaz: sınır dıșı edilme yasağı, toplu tahliye yasağı, ișkence ve kötü muamele yasağı, özgürlük hakkı, din ve diğerleri. Hükümetler, etkilenen topluma acil durum önlemlerinin ne olduğunu, nerede uygulandığını ve süresini, nereye kadar uygulamaya amçlıyorlar gibi bilgiler düzenli olarak güncellenmeli ve herkes tarafından kullanılacak ve ulașılacak șekilde olmasına büyük çaba sarf etmeleri gerekmektedir.
Uluslararası hukukun bu tür durumlarda önemle dikkat edilmesinin unsurlarına bir göz atalım;
-SAĞLIK HİZMETLERİNE ULASIM – sağlık hizmetleri, tedavi, ayrım gözetmeksizin herkese açık olmalıdır.
– HERKESİN KATILIMI – muhtemel kișilerin göz ardı edilmesi veya dıșlanması tespitinde, ulusal insan hakları kurumları, sivil toplum ve yerel topluluklar birbirine yardımcı olmalıdır.
– KONUT – hükümetlerin insanlara evde kalmalarının gerektiğini çağrısını yaptığında, yeterli konutları olmayan insanlara acilen yardım için harekete geçmesi önemlidir.
– ENGELLİ İNSANLAR – engelli insanlar Covid-19 açısından çok daha yüksek risk altındadır ve devletin planlanan önlemleri içinde bu topluluğu ele alması kaçınılmazdır.
– YASLI İNSANLAR – yașlı insanlar diğer yaș gruplarıyla aynı haklara ve pandemi sırasında eșit derecede muamele haklarına sahiptir.
– TUTUKLU, GÖZALTI VE CEZALILAR – özgürlüklerinden yoksun kalan tüm kișiler için, devletler, bilgiye erișim, koruyucu sağlık hizmetleri ve önlemlerin eșitliğini sağlamak için “özel” önlemler almalıdır.
– BİLGİ VE KATILIMI – Covid-19 salgını ile ilgili bilgiler istisnasız tüm insanlara ulașmalıdır,bu bilgiler anlașılır formatlarda ve dillerde, resmi diller, etnik ve dini toplulukların dilleri, özel ihtiyaçları olan görme ve ișitme engelliler dahil olmak üzere herkesin ulașılabileceği șekilde olmalıdır.
-KSENOFOBİ, IRKÇILIK- siyasi liderler ve topluma mal olan șahsiyetler buna șiddetle karșı çıkmalıdır. Doğeu, açık ve kanıta dayalı bilgileri ve kampanyaları yaymak ayrımcılığa karșı en etkili yoldur.
– MÜLTECİLER – devletler Covid-19’a karșı alınan önlemlere mültecileri de dahil etmek için “özel” önlemler almalıdır.
– SOSYAL VE EKONOMİK ETKİLER-
a) Okulların kapatılması durumunda eğitim hakkı korunmalıdır,
b) Bu krizin, sosyo-ekonomik olumsuz etkilerini azaltmak için hükümetler, kamu ve özel sektör, uluslararası kurulușlar tarafından iyi uygulamalar, planlamalı ve paylașılmalıdır,
c) İș veya maaș kaybı korkusu nedeniyle sağlıklatını gereksiz yere tehlikeye atan koșullarda çalıșmaya hiç kimse mecbur olduğunu hissetmemelidir,
d) Mali teșvik ve önlemler ücretli tıbbi izin garantisi, ișsizlik yardımları, gıda dağıtımı v.b, krizin etkilerine karșı korunmaya yardımcı olabilir.
-GIDA- acil olarak nüfusun belenme ihtiyaçlarının karșılanması için destek sağlanmasını sağlamak için önlemler alınmalıdır bunlara gıda ve beslenme yardımı dahil olmak üzere çözümler düșünülmelidir.
– ÇOCUKLAR- devletlerin pandemiye karșı önlemlerini hazırlarken çocukların ihtiyaçlarını ve çocukların haklarının korunması için daha fazla dikkat etmesi gerekiyor.
– AZINLIKLAR\TOPLULUKLAR- belirli bir topluluğa ait oldukları için, genellikle temel hizmetlerde sınırlı erișimleri olur dalayısıyla devletler, Covid-19 ile sağlık krizinden, azınlıkların karșılașabileceği orantısız muameleden etkilenmemesi için ek önlemler almalıdır.
SONUÇ OLARAK
COVID-19 salgını dünyayı sadece sağlık ve teknoloji açısından bașa çıkmak için hazırılıksız yakalamakla kalmadı, aynı zamanda acı bir gerçeği ortaya çıkardı, Kosova dahil birçok ülkenin bu tür krizlerle bașa çıkmak ve yönetim șekli için önceden tasarlanmıș yasaları yoktu.
Bugünlerde toplumların karșı karșıya olduğu bu ciddi zorluk, daha önceden benzeri görülmemiș bir zorluktur, bu krizin acil așamasından sonra bile toplumlar etkilendikleri krizden baș etmenin yollarını bulmak zorunda kalacak. Sosyal ve ekonomik zararları yerine getirmke için de demokratik kurumlara olan güvenini ve ișbirliklerini daha da artırmak mecburiyetinde kalacaktır. Diğerlerin yanı sıra, toplumlardaki en savunmasız birey ve gruplara ve onları korumanın yollarına dair daha istikrarlı sürdürülebilir ce daha sağlam bir yönetim modeline sahip olmaları gerekmektedir.
Kosova Cumhuriyeti’nin, bazı uluslararası anlașmaların imzacısı olmamasına rağmen, anayasasının 22’nci maddesindeki belirtildiği gibi doğrudan uygulama yükümlülüğünü üstlenmiș olması, temel hak ve özgürlüklere ciddiyet gösterilmesine özel önem vereceğinden emin olmakla birlikte umutluyuz.
A V U K A T Ma. Sc. Agron KARATAŞ
Prizren, 20.08.2020
BİDEN’İN “VİDEO” KAMPANYASI
ARNAVUTLUK’TA AKRAN ŞİDDETİ PROTESTOSU
BALKANLAR’IN GELECEĞİ TİCARETLE ŞEKİLLENECEK
İSTANBUL EĞİTİM ZİRVESİ 2024 DÜZENLENİYOR
ÜSKÜP’TEKİ FESTİVALDE TÜRK ÇAYI TANITILDI