29 Ekim 2024 Salı
DEMOKRASİ’NİN ZAFERİ:15 TEMMUZ DEMOKRASİ VE MİLLİ BİRLİK GÜNÜ
UMUDUMUZ İVANOV....
TRUMP ENDİŞESİ...
Kimliğe Yeniden Sarılmak: Priştine Türk Gençlerinin Gelecek Mücadelesi
MECLİS 2025 YILI BÜTÇE YASA TASLAĞININ İKİNCİ OYLAMASI İÇİN TOPLANDI
Sonbaharın ortasındayız , uzun bir kuraklık dönemi sonrası yağmur toprağı ıslatmaya başlarken uyanmışım . Yabancı bir odada olduğum hisinden kurtulamadım yatağımdan kalkana kadar. Son dönemlerde sabah sabah banyoyda değil ekran karşısında buluyorum kendimi nedense. Ona buna bak derken telefonumdan alarm sesi bir garip duyguyu da ekliyor üzerime . Bakıyom küçücük ekranda İŞE GİT yazıyor. Balkona çıkmadan araba anahtarlıklarını alıp park yerindeki arabama yöneltiyor ve ısıtmayı devreye alıyorum biraz sonra işyerime gideceğim arabada. Banyoya gidiyor sakal yumuşatıcıyı yüzüme sürüyor , elektrikli tıraş makinesi ile yüzümü kazıyorum adeta . Losion – tıraş sonrası bakım seti kullanarak akşamdan hazır olan elbiselerimi giyiyor evimden çıkıyorum kapıyı kilitmeden. Nasıl olsa kilitleneck kendisi on saniye sonra bilinciyle. Asansöre girerken metal dijital bir ses iyi günler diyor , alışkanlık olması gerek ki size de cevabını alıyor benden her gün. Arabanın kapıları açılıyor fotoseller beni algılayınca beli mesafede. Koltuklar sıcacık sankı biraz once çıktığım yatak gibi. Kodları kordinatları girer girmez araba motor devreye giriyor güvenlik ışıkları yanıp sönüyor ve yola koyuluyorum araba ekranından sabah haberlerini okuyarak. Sinyal sesi ürkütüyor , ardından yine metal dijital ses iş yerine hoş geldiniz iyi çalışmalar diyor ,diyor demesine de bu defa teşekkürler cevabını alamıyor benden. Şirketin kapıları açılıyor içeri adım atar atmaz yine o metal ses ofisinizdeki masada elektromanjetik hafıza kartınızda çalışma programınıza özen göstermeniz rica ediliyor.
Ofisime doğru yürürken kimseyle selamlaşmıyor , selamlaşacak kimse yok ki . Etrafımda duvar gibi görünen panolarda çiplere fotosel kamera mikrofon hoparlörlere mi sesleneyim. Koltuğuma oturur oturmaz masanın bilmem neresinden bilmem neden yapılmış bir bardak dolusu sıvı içmeme öneriliyor. İçerken yüzümün ifadesini anlatmayayım daha iyi. Manyetik hafızayı masanın kenarında ki yatağına yerleştirir yerleştirmez ekranımda dakika dakikasına değil saniye saniyesine planlanan günlük çalışmalarıma göz atıyom. Ne yapacağıma merak etiğimden okuyorum , onaylama şansım yok zaten planlanmış çizilmiş bir kere hiç görmediğim , elini sıkmadığım , yüzüne bakamadığım patron denilen adam tarafından , değiştirme şansın yok.
Birden bire kahve kokusunu almaya başlıyorum , karşımdaki ekrana bakarak soruyorum , bu koku nerden geliyor . Harflerın çok hızlı bir biçimde dizilmeleri kelimelere dönüşüyor ve karşımda ki yazı : Olumsuz Olumsuz Olumsuz. Gevrek gevrek gülerken bağırıyorum , manyak kahve kokusu bu KAHVE . karşımdaki ekran : Manyak – “Aptal, çılgın, dengesiz, deli” anlamlarında bir seslenme sözü, yazıyor KAHVE – OLUMSUZ OLUMSUZ OLUMSUZ .
Manyak ben senin bilgi işlemine …. . ekarandaki yazı – Bilgi işlem : İnsan aklının erebileceği olgu, gerçek ve ilkelerin bütünü, bili, malumat – yada – Öğrenme, araştırma veya gözlem yolu ile elde edilen gerçek, malumat, vukuf – yada – İnsan zekâsının çalışması sonucu ortaya çıkan düşünce ürünü, malumat, vukuf .
Yeter be KAHVE KAHVE diyorum sana . Ekran kararıyor birden bire . koltuğumdan kalkıyor yataktayım , yatağımdayım , odamda , benim odamda . Eşim kahve kahve diye bağırıyom , kahve pişirip getirmiş bana. Eşimin yüzüne abuk sabuk bakarken , hadi canım afiyet olsun birazdan kızarmış ekmekler de hazır olcak . Yanında peynir zeytin da var allahımıza şükürler olsun , hadi canım çabuk ol işe gecikmeyesin diye sesleniyor.
Her sabah yaptığımın aynısı yaparak çikıp bekliyorum sokak başında işyerime götürecek servisi. Beklerken de rüyamı anımsayarak gülüşümü eksik etmiyorum beli etmeden etraftakilere.Gülüyorum halim , halimize eeee bilgisayar :bilgi sayarmış .
Çok sayıda aritmetiksel veya mantıksal işlemlerden oluşan bir işi, önceden verilmiş bir programa göre yapıp sonuçlandıran elektronik araç, elektronik beyin.Kişiliğin oluşma ve gelişme evrelerinde ortaya çıkan ve ömür boyu davranışları etkileyebilen bilinç dışı dürtü ve güdüler bütünü, kompleks. Say beni, sayayım seni – Sev beni seveyim seni . Ama da akşam sevmiş , saymış beni bilgisayar.
Siz siz olun bilgisayarda sizi değil bilginizi saydırın , diyor işyerimde bilgisayar başında çalışmaya başlarken.
( “NeDeN , yukarıya İnİyOrUz “ **** öyküler dizisinden )
Ekim 2012
Raif BUŞ