a
ERCAN KASAP

ERCAN KASAP

28 Kasım 2024 Perşembe

ŞAŞIRDIK MI?…HAYIR!

ŞAŞIRDIK MI?…HAYIR!
3

BEĞENDİM

ABONE OL

Prizren’de daha önce birkaç kez meydana gelen ve yine dün şahit olduğumuz Türk bayrağına menfur saldırı yapılması olayı, Priştine’de, Türk askerlerinin, Arnavut isyancılar tarafından kılıçtan geçirilmesiyle Arnavutların Osmanlı’ya karşı verdiği mücadeleyi canlandırmak adına sahnelenen akıl dışı öğrenci programı, Kosova’da Türk düşmanlığının devam ettiğini ve giderek arttığını anlamak için yeterli deliller.

Türk düşmanları tarafından sık sık Türk bayrağına saldırı düzenlenmesi alışılmış ve sıradan bir eylem haline gelirken, Arnavut çocuklarında Türklere karşı kin ve nefret duygularının aşılanmasına ne demeli? Üstelik öğretmenlerin öncülüğünde bu düşmanlığın çocukların taze beyinlerine empoze edilmesi, gelecekte sadece Türk bayrağının yakılması, yırtılması, direklerden indirilmesi değil, bu ülkede yaşayan Türklere fiziksel saldırı yapılması olasıllığına tohum ekmek demektir.

Bu ırkçı saldırıların karşısında şaşırdık mı? Hayır şaşırmadık.

Nedeni de belli. Arnavutça okullarda okutulan tarih kitaplarında Türkler işgalcı, barbar ilan edildikçe, Arnavutların her açıdan diğer ülkelere göre geri kalmasınının en büyük suçlusu olarak Türkler gösterildikçe, bu medeniyet dışı saldırıları daha çok göreceğiz.

Kosova savaşında binlerce Arnavut’u katleden Sırpların bayrağı değil de, Türk sembollerine ve Türkleri aşağılandırmak maksadıyla yapılan bu çirkin saldırılar manidar değil mi?

Çünkü, Arnavut ırkçılarının gücü Sırplara sökmez, ama bize yeter…

Okullarda, ırkçılığa kadar varan aşırı milliyetçilik prangasından kurtulamayan “aydın” Arnavut öğretmenleri tarafından genç beyinlere Türk düşmanlığı enjekte edildikçe, bu saldırıların ardı arkası kesilmeyecektir.

Arnavut halkında,  Türklerden sadece hayır gelebileceği şuuru oluşmadıkça, Kosova Türkleri’nin vatanı bildikleri Kosova’nın gelişmesi, kalkınması ve devletleşme yolunda sağladığı katkıları yetmeyecek, Türkiye’nin de yıllardır Kosova’nın her alanda gelişmesine verdiği her çeşit yardım ve desteğinin anlamı olmayacak, Türkiye, Kosova ordusuna en gelişmiş silahları hibe etse, mühimat fabrikası kursa da bir yararı olmayacak.

Çünkü yüzyıllardır sürenTürk düşmanlığı bitmeyecektir.

Arnavut medyalarına bir göz atın. Dün yaşanan mide bulandırıcı bu saldırlarla ilgili her hangi bir haber gördünüz mü? Prizren merkezli RTV Besa dışında tek bir Arnavut medyası bu saldırılar konusunda tek bir harf bile yazmadı.

Kınamalara gelince… Yine Türk siyasi partileri, bu partilerin liderleri, parti şubeleri, milletvekilleri, bazı sivil toplum kuruluşları ve bireyler, olayları kınamakta adeta yarışa girmiş oldu. Evet bu olaylar kınanmalı da, bu kınama mesajlarının şimdiye değin bir etkisini gördünüz mü?

Yakın geçmişte de yapılan kınamalar,Türklerin, Türkleri tatmin etmesi amacından ileri gidemedi.

Yaptığınız kınamalar, kırık testiyi su ile doldurmaktır…

Örgütlü toplumlar, protesto eylemleri düzenler, protesto eylemlerinde kınama yapar, devletten tedbir almasını talep eder. Prizren ve Priştine’de Türk karşıtı bu olayların yazılı kınamalarla değil, protesto eylemleriyle kınanmasının gerektiği bilincinde olduğunuza eminim. Bu şekilde, hem kamuoyunda etkisi olur, hem de yerel ve uluslararası basında yerini alır, yansımasız da kalmaz… Irkçı Arnavutların Türk karşıtı saldırılarına son vermek için en etkili yolun, protesto eylemi olduğunu bilmezlikten gelemezsiniz. Ancak protesto eylemlerini düzenlemekte acizseniz o zaman söylenecek bir söz kalmaz!

Kınamalara tekrar dönersek eğer, asıl, hiçbir şekilde kabul edilmez bu olayları kınaması gerekenler Kosova liderleridir, Arnavut siyasi partileridir, sivil toplum kuruluşlarıdır, Arnavut medyasıdır.

Ziyaret  ettikleri ülklerde ve insan hakları konulu konferanslarda Kosova’nın azınlık haklarının en ileri seviyede ve en yüksek uluslararası standartları uygulamakla övünen Kosova Cumhurbaşkanı Vjosa Osmani, Başbakan Albin Kurti, Meclis Başkanı Galuk Konjufca, neredeler?  Neden  bu düşmanca eylemleri kınamadılar, neden kınama mesajlarını göremiyoruz ? Olup bitenlerden haberleri yok mudur zanediyorsunuz? İçişleri Bakanı Xhelal Sveçla’nın, Savunma Bakanı Ejup Maqedonci’nin, Dışişleri Bakanı Donika Gërvalla’nın ve diğerlerinin  haberi yok mudur diyorsunuz?

Kosova liderleri, olayları  münferid, yani bireysel vaka olarak görebilir. Sormak lazım, kınamak için Türklere toplu saldırı mı düzenlenmesi gerek?

Velhasıl, sık sık kullanılan “dost ve kardeş ülke” kavramının içinin boş olduğunu hala anlamayanlar var galiba? Günümüz dünyasında ülkeler arasındaki ilişkilerde çıkarlara dayalı müteffiklik vardır, “kardeş ve dost, “asırlık tarihsel bağlara dayalı ilişkiler” ya da “din bağlılığı” diye bir şey yok. Alın size Kosova örneğini… Hem dost diyeceksin, hem bayrağına yapılan saldırı karşısında susacaksın, hem Türkleri düşman gösteren eylemlere göz yumacaksın…öyle bir dünya yok…

Ercan Kasap

28.11.2024

Casibom GirişJojobet Giriş Yapcasibomholiganbet girişmarsbahiscasibomJOJOBETjojobet girişgrandpashabet