09 Kasım 2024 Cumartesi
Bir hata yapıp bunu düzeltmeyen Kosova Meclisi, ikinci hatayı yaptı. Başta iktidardaki Kosova Demokratik Partisi (PDK) milletvekilleri, Ceza Yasası’ndaki ihtilaflı 37’inci ve 38’inci maddelerde değişiklik yapılmasını reddetti. Basın ve ifade özgürlüğünü kısıtladığını bilerek, Kosova Ceza Yasası’nın 37’inci ve 38’inci maddelerine, üzerinde yapılması talep edilen değişikliklere onay vermeyen milletvekilleri , belki de Kosova’ya özgün bir hamle yaptı. Tepkilere kulak vermeyip, uyarıları göze almayıp, “ biz istediğimizi yaparız, istediğimiz gibi davranırız” misali, milletvekileri Kosova’da basın ve ifade özgürlüğüne kısıtlamalar getiren maddeleri onaylandı. Bazı milletvekilleri zekalarını adeta işi zorlaştırmak için kullandı. İnadımız inattır, gazetecilere taviz vermeyiz, mesajını verdi.
Aslında, bir kaç aydır sözü edilen 2 madde, Kosova gündeminden hiç düşmedi. Ceza Yasası’nda yer alan bu iki madde Kosova’ da basın özgürlüğünü düzenliyor. Ancak belirlendiği şekli ve içeriği ile, maddelerin gayri demokratik tanımlamalardan ibaret olması, ilk önce Kosova’daki basın mensuplarını isyan ettirdi, gazeteci dernkelerini meydanlara döktü, yerli ve uluslararası kurumların da sert tepkilerine yol açtı.
Kosova milletvekillerinin bazıları tertibini hiç bozmadı. Kosovalı gazetecileri Hindistandaki kutsal ineklere benzetti. Maddelerde yapılması istenen değişikliklere tepki göstererek, Kosova’da gazeteciler ve gazetecilik kutsal olamaz diye abartılı ve yersiz sıfatlar yapıştırmaktan çekinmedi.
Bunun üzerine, Kosova Başbakan Yardımcısı ve Adalet Bakanı Hajredin Kuçi, söz konusu maddelerde değişiklik yapılmaması halinde görevlerinden istifa edeceğini açıklamış, Cumhurbaşkanı Jahjaga tekrar görüşülmek üzere yasayı meclise iade etmiş, uluslararası camia, maddelerin bu haliyle onaylanmasının kabul edilemez olduğunu ifade etmişti.
Sebebi, maddelerin, basın ve ifade özgürlüğünü kısıtlamak olmasıydı. Maddelerde, gazetecilerin cezalandırılması ve haber kaynağını bildirmeleri zorunluğu getirilmişti. Bu haliyle maddeler, basın özgürlüğünü net olarak ihlal etmekteydi. Demokratik toplumların kesinlikle tasvip etmediği ve haber alma hakkının, temel insan hakları arasında yer aldığı gerçeğinden hareketle, demokrasinin en önemli ilkelerinden basın özgürlüğü Kosova’da ayaklar altına alındı.
Bütün bunlara rağmen, maddelerde değişiklik yapılmadı.
Kosova Meclisi’nde Arnavut inadı sergilendi. Gazetecilerin ve demokratik kurumların değil, milletvekillerinin dediği olacaktı.
Zira, bu maddelerin, önerilen değişikliklerin hiçe sayılarak olduğu gibi onaylanması,Kosova’yı özgürlükler konusunda geriye itti. Avrupa ile entegre olmak istiyen Kosova’nın imajına yine gölge düşürüldü. Demokrasiye bağlılık açısından Kosova’ya darbe indirildi. Nitekin Kosova’nın tüm komşu ülkelerinde basın özgürlüğünü kısıtalayan maddeler yasalardan çıkartıldı. Herkes basın özgürlüğü konusunda ileriye adım atarken, Kosova geri adım attı.
Kosova Ceza Yasası’nda bu maddelerin ne kadar süre kalacağı bilinmez ama, hükümetin basın özgürlüğünü düzenleyen maddeleri tekrar meclis gündemine getireceği kesin. Kosova’nın bu maddeler yüzünden Avrupa Birliği ve ABD’yi karşısına alabileceğini düşünmek bir enayiliktir.
Kosova Ceza Yasası’nda bu iki maddenin yer alması , yasaya anti demokratik anlam yüklüyor. Mutlaka yakın bir tarihte bu iki madde yasadan ya çıkartılacak ya da düzeltmeler yapılacaktır. Çürük tahta çivi tutmaz çünkü.
Ercan Kasap
26.06.2012