a

İMZA YAYINEVİNDEN İKİ YENİ KİTAP

Prizren Kültürevi

Türk Tiyatrosu

(A.Rifat, İmza Yayınevi, Monografi, 532 sf. 2015)

Kuruluşunun 50.yılında Prizren Kültürevi Türk Tiyatrosu

 

UNUTULMAKTAN KURTARILAN KÜLTÜREL BİR MİRAS

 

Kosova Çağdaş Türk Tiyatrosu kitap dizisinin 3. cildi bu.

İlk cilt bu konuda “Doğru Yol” Tiyatro Kolu’ydu 2012’de yayınlanan, ikinci cilt “Prizren Türk Şehir Tiyatrosu” adı altında 2013’te ve şimdi de bu dev çalışmanın üçüncü cildi olarak Prizren Kültürevi Türk Tiyatrosu karşımızda işte.

A’dan Z’ye kadar tüm boyutlarıyla ele alınıp derlenmiş, harmanlanmış bir tiyatro.Oynadığı oyunlarıyla, katıldığı festivalleriyle, aldığı ödülleriyle…Fotoğraflarıyla, gazetelerde dergilerde hakkında yazılmış yazılarıyla…Makale, eleştiri, değini, röportaj, söyleşi…

Bir tiyatro tarihi için ne gerekiyorsa her şeyiyle bir arada. Araştırılmış, incelenmiş, belgelenmiş, çarşaf çarşaf serilip okuyucunun önüne konulmuş bir çalışma. Ondan da öte, tarihe gömülmek üzereyken son anda kurtarılmış, pahası biçilmeyen kültürel bir miras: Prizren Kültürevi Türk Tiyatrosu!

 

Prizren Kültürevi Türk Tiyatrosu 1966’dan 1996’ya kadar şu oyunları sahneye koyar:

Kötü Kadın–Yovan Steriya Popoviç(1966), Şüpheli Şahıs–Branislav Nuşiç (1966), Değirmende–Şükrü Ramo/Hasan Mercan(1978), Enayi–Nazım Hikmet (1979), Gol Kralı–Aziz Nesin (1980), Keşanlı Ali Destanı– Haldun Taner (1981), Minus Plus– Agim Rifat Yeşeren (1982), Damdaki Kemancı–Sholom Aleichem & Joseph Stein (1983), Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım–Haldun Taner(1984), Abdülcanbazın Harikulade Maceraları–Turhan Selçuk(1985), Lanetli Avlu–İvo Andriç/Lyubişa Georgiyevski (1986), Düdükçülerle Fırçacıların Savaşı–Aziz Nesin (1987), Dosya–Tuncer Cücenoğlu(1988), Sersem Kocanın Kurnaz Karısı– Haldun Taner (1990), Ayak Bacak Fabrikası–Sermet Çağan (1991), Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım–Haldun Taner(1992), Toros Canavarı–Aziz Nesin (1992), Ah Şu Gençler–Turgut Özakman (1993), Hayrola Karyola–Ferhan Şensoy (1994), Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım–Haldun Taner (1994), Marsı Düşledim–Etem Kazaz(1994), Keşanlı Ali Destanı– Haldun Taner (1995), Deliler– Hasan Mercan (1996).

Bunlardan,

4’ü yerli Türk oyunudur: Değirmende, Minus Plus, Marsı Düşledim, Deliler

3’ü Sırp oyunu: Kötü Kadın , Şüpheli Şahıs, Lanetli Avlu

9’u Türkiyeli yazarlara aittir: Enayi, Gol Kralı, Keşanlı Ali Destanı, Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım, Abdülcanbaz’ın Harikulade Maceraları, Düdükçülerle Fırçacıların Savaşı, Dosya, Sersem Kocanın Kurnaz Karısı, Ayak Bacak Fabrikası, Toros Canavarı, Ah Şu Gençler, Hayrola Karyola

1’i de dünya yazarlarına: Damdaki Kemancı.

En çok oynayan yazar Haldun Taner’dir: Keşanlı Ali Destanı, Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım, Sersem Kocanın Kurnaz Karısı. Keşanlı Ali Destanı iki defa sahneye koyulur (1981, 1995), Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım üç defa (1990, 1992,1994).

Ardından Aziz Nesin gelir: Gol Kralı, Düdükçülerle Fırçacıların Savaşı, Toros Canavarı.

Ve Hasan Mercan: Değirmende, Deliler.

En çok oynayan ve en çok seyredilen oyun Minus-Plus’tur.

En çok ödül alan da Keşanlı Ali Destanı, Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım ve Minus-Plus’tur.

Yayında olsun basında olsun en çok yer alanlar yine Keşanlı Ali Destanı, Minus-Plus ve Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım’dır.

 

“Çağdaş Kosova Arnavut Şiiri Antolojisi”

(İMZA Yayınları, 2015, 172 sf. Hazırlayan: Fahredin Şehu, Çeviren Ermal Nurya, Redaktör: Selçuk Kayahan)

30 ŞAİR BİR ARADA

Fahredin Şehu’nun, özellikle “İmza” Yayınevine hazırladığı, Ermal Nurya’nın da Arnavutça’dan çevirdiği antolojide çağdaş Kosova Arnavut şirinin değişik kuşaklarından şu şairleri yer alıyor:

Basri Tsapriçi, Edi Şukriu, Naime Beçiray, Musa Buşrani, Recep Hoti, Sibel Halimi, Halil Matoşi, Bedri Züberay, Diye Demiri-Frangu, Sar Cerci, Sali Bütüçi, Vyosa Maçedontsi- Osmani, Mürvete Osmani, Ndue Ukay, İmer Topanitsa, Adem Gaşi, Sali Başota, Milazim Krasniçi, Donika Dabişevtsi, Sabit Rustemi, Blerina Rogova Gaca, Edona Haliti, Remzi Limani, Ragip Sülay, Diye Lohay, Ramadan Musliu, İlire Zaymi, Bekim Graitsevtsi, İbrahim Kadriu ve  Cevat Latifi

Antolojiyle ilgili Fahredin Şehu şu ifadelerde bulunuyor:

 

Bu kitap aracılığıyla, kültürel değiş tokuşta bulunmak, birlikte yaşamak, karşılıklı daha iyi tanınmak, yazı ve sanat alanında birbirimizi tanımak uğruna Türk okuyucuların önüne Kosova şairlerinin şiirleriyle dolu bir çeşitlilik açılacaktır.

Benim dünya görüşüme göre, şairler arasında ayrım yapmak, şiirler arasında ayrım yapmak doğru değildir. Zira falan şairin her şiiri, içinde yetiştirildiği toplumun arka planı, eğitim düzeyi ve toplumsal konumundan hareketle sahip olduğu edebi yaratıcılık dürtüsünün yansımasıdır. Bu yüzden eserimizin hedefi, bu şairin ismi veya eserinin görkemini değil, Kosova şairlerinin çeşitliliği, özellikleri ve özgün taraflarının sunulmasıdır.

Aynı zamanda hem cinsiyet, hem de yaş noktasında dengeli olmayı daha uygun gördük. Aralarındaki yaş farklı, değişik kuşaklardan gelen, değişik inançlara ve dünya görüşlerine sahip erkek ve kadın şairlerin şiirleri vasıtasıyla, Türk okuyucuların az tanıdığı ya da hiç tanımadığı Kosova’nın çağdaş şiirinin müelliflerini gerçekten tanıtabilen bir eseri meydana getirmek istedik.

0 0 0 0 0 0

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.

Sıradaki haber:

PRİŞTİNE’DE IŞIK ŞÖLENİ (VİDEO)

KÖŞE YAZISI

TÜM YAZARLAR
erkasap
ERCAN KASAP
“Karanlıktan korkan çocuğu kolaylıkla hoşgörebiliriz.Yaşamdaki asıl trajedi,yetişkinlerin aydınlıktan korkmasıdır” (Platon) 60 yıldan bu yana kesintisiz Türkçe eğitimin yapıldığı Priştine’nin tek ilköğretim okulu “Elena Gjika” okulunun müdür yardımcısı görevine uzun yıllardan sonra bir Türk öğretmen seçildi, tam da güzel oldu, hak yerini buldu derken, Türk topluluğunu derinden sarsan tatsız bir olay yaşandı. “Elena Gjika” okulunda görev yapan Arnavut öğretmenler, ne hikmetse, müdür yardımcılığına Türk öğretmenin seçilmesini hazmedemedi.K ararı, derslere girmemekle boykot etti. Ardından Arnavut öğrenciler Türk öğretmen ve öğencilerine sataştı, tartakladı ve çirkin hareketlerde bulundu. Anlatıldığna göre Arnavut örencilerinn tepkisi tam bir mlliyetçilik gösterisine dönüştü. Holiganlık davranışları sergileyen Arnavut öğrenciler, Türk öğretmen ve öğrencilerine adeta terör estirdi. Esir kaldıkları sınfların kapıları tekmelendi, camlar kırıldı,”burası Arnavutlarındır” sloganları atıldı. 65 yaşında bir Türk öğretmeni 13- 14 yaşındaki Arnavut öğrenciler tarafından tartaklandı. (9’uncu sınıf Türk öğrencilerinin toplu olarak imzaladıkları mektupta, biyoloji ve fizik derslerini veren kıdemli öğretmen Abdullah Bırvenik’in Arnavut öğrenciler tarafından koridorda etrafının sarıldığı, tartaklandığı, Arnavut bayrağıyla sarılarak, sataşmalara maruz kaldığı ileri sürülüyor). Sebep, sadece ve sadece müdür yardımcılığına seçilen öğretmenin Türk olması!
b
b

SIZIN KÖSENIZ

TÜM YAZARLAR
konukyazar
SİZİN KÖŞENİZ
Sizin Köşeniz bölümünde siz değerli okuyucularımızın .............
casibomJOJOBETbahsegel