a

TÜRKİYE DİYANET İŞLERİ BAŞKANI KOSOVA’DA

1979719_517595031674528_6291689522608541402_nJJ 10387457_517757898324908_1700029678719000080_n 10406765_517595061674525_6886266168484386730_n 10494751_517757954991569_2922398963348794606_n

Türkiye Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, iki günlük resmi ziyaret için Kosova’ya geldi.
Kosova İslam Birliği Başkanı Naim Terneva’nın resmi daveti üzerine Kosova’ya gelen Türkiye Diyanet İşleri Başkanı Görmez, programına ilk olarak Sultan l. Murat’ın türbesini ziyaret ederek başladı. Türbenin başında Kuran’ı Kerim okuyan Başkan Görmez, anı defterini imzaladı.
Kosova’da görev yapan Türk askerlerinin bulunduğu Sultan Murat Kışlasını da ziyaret eden Başkan Görmez, Türk Temsil Heyet Başkanlığında Türk askerlerinin durumu ve görevleri hakkında bilgi alarak şeref defterini imzaladı. Görmez’e ziyaretlerinde, Kosova İslam Birliği Başkanı Naim Ternava, Türkiye’nin Kosova Büyükelçisi Songül Ozan ve TİKA Kosova Kooridnatörü Eyüp Yavuz Ümütlü de eşlik etti.
Ziyaretlerinin ardından Prizren şehrinin merkezinde yer alan Sinan Paşa Camiinde Kosovalılarla buluşan Başkan Görmez, namazın ardından halka hitap etti.
Milletleri millet yapan değerler olduğunu kaydeden Başkan Görmez, “Milletleri millet yapan yüce değerler vardır. Bu yüce değerler o milletin kimliğini oluşturur. Kimliğin çeşitli unsurları vardır. Dil, tarih, kültür, coğrafya, vatan mefkûresi bütün bunlar kimliği oluşturan unsurlardır. Fakat tarih bize şunu gösterir. Kimliği oluşturan en önemli unsur dindir, imandır. Din ve iman kimliğimizi oluşturan diğer unsurların da bekçisidir. Tarih bize gösteriyor ki, dinini kaybeden dilini, kültürünü, vatanını, kimliğini de kaybediyor.” dedi.
Kosovalıların yoğun ilgi gösterdiği konuşmasında kardeşlik mesajları veren Başkan Görmez şu hususlara değindi;
“Yüz sene önce kaybettiğimiz o büyük kardeşliği yeniden bulduk…”
Size Anadolu’daki kardeşlerinizden kucak dolusu selamlar getirdim. Orada yaşayan kardeşlerinizin yüreklerinde her birinizin ayrı bir yeri vardır. İnsanoğlu çok kıymetli bir şeyini kaybettiği zaman günlerce üzüntü içinde kıvranır. Bazen sadece bir şahıs değil milletler de çok değerli bir şeyini kaybederler. Biz birlikte yüz senedir çok kıymetli bir şeyimizi kaybettik. O da bu topraklarda birlikte inşa ettiğimiz kardeşliğimizdir. Yüz sene bunun kadar büyük bir kayıp olamazdı. Fakat Allah’a hamd olsun yüz sene sonra biz kaybettiğimiz o büyük kardeşliği yeniden bulduk. Nasıl ki, kaybettiğimizde çok üzüldük, bulduğumuzda da çok sevindik. Allah bir daha bu sevincimizi bizden almasın.
“Kimliği oluşturan en önemli unsur dindir, imandır…”
Milletleri millet yapan yüce değerler vardır. Bu yüce değerler o milletin kimliğini oluşturur. Kimliğin çeşitli unsurları vardır. Dil, tarih, kültür, coğrafya, vatan mefkûresi bütün bunlar kimliği oluşturan unsurlardır. Fakat tarih bize şunu gösterir. Kimliği oluşturan en önemli unsur dindir, imandır. Din ve iman kimliğimizi oluşturan diğer unsurların da bekçisidir. Tarih bize gösteriyor ki, dinini kaybeden dilini, kültürünü, vatanını, kimliğini de kaybediyor.
“Biz farklı ırkları, dinleri, dilleri bir arada barış içinde yaşatmış bir medeniyetin çocuklarıyız…”
Kosova’nın, Balkanların dünyaya gösterdiği çok önemli bir unsur daha vardır. O da dinleri, inançları, medeniyetleri farklı nice insanları barış içinde birlikte yaşatma imkânı olmuştur. Biz farklı ırkları, dinleri, dilleri bir arada barış içinde yaşatmış bir medeniyetin çocuklarıyız. Ama bugün biz Müslümanlar bu ahlakı kaybetmeye başladık. Biz bugün bu ahlakı, bu hukuku Bağdat sokaklarında, Şam sokaklarında, Kahire sokaklarında, Afganistan sokaklarında kaybettik. Bu asla İslam’ın kaybı değil, bu kayıp Müslümanların cehaletle birbirleriyle savaşmalarından doğan bir kayıp olmuştur. Müslümanlara göstereceğimiz tek örnek yine Müslümanların tarihte birlikte yaşadığı ahlak ve hukuktur. Allah Müslümanlara yeniden bu feraseti basireti bahşetsin. Allah kalpler arasına yeniden ülfet ve muhabbeti bahşetsin.
“Kosova, nüfusu ve coğrafyası bakımından küçük olabilir ama manası, muhtevası, tarihi, kültürü ve medeniyeti çok büyük bir ülkedir…”
Müslümanların tarihinde üç büyük zorluk yaşanmıştır. Biri Moğol istilasından sonradır. İkincisi Osmanlının dağılış sürecidir. Üçüncüsü de bugünlerde bütün İslam aleminin içinden geçtiği süreçlerdir. Hepimiz bütün Müslüman kardeşlerimize dua edeceğiz. Allah yeniden o kardeşlik ahlakını, hukukunu inşa etmeyi nasip etsin. Kosova, nüfusu ve coğrafyası açısından küçük olabilir ama manası, muhtevası, tarihi, kültürü ve medeniyeti çok büyük bir ülkedir. Kosova varlığı yahut yokluğu başka ülkelerin onayına bağlanacak bir ülke değildir. Sahip olduğu tarih, kültür ve medeniyet kendisinden onay beklediği nice ülkelerin çok daha fevkindedir. Allah ebediyen çocuklarınızla birlikte özgürce imanı ve İslam kimliğini yaşamayı nasip etsin. Yoksa hiçbirimiz ahrette Sultan Murat’ın yüzüne bakamayız. Balkanlarda yaşayan her mümin Sultan Murad’a borçludur. Cenabı Hak bu topraklardan hiçbir zaman İslam’ın rahmet mesajını eksik etmesin.
Diyanet İşleri Başkanlığı tüm imkanlarıyla Kosova İslam Birliğinin yanındadır. Her zaman sizin ve çocuklarınızın hizmetinde olacağız.

0 0 0 0 0 0

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.

Sıradaki haber:

MİTROVİÇA’DA KOSOVA’NIN EN BÜYÜK CAMİSİ İBADETE AÇILIYOR

KÖŞE YAZISI

TÜM YAZARLAR
erkasap
ERCAN KASAP
“Karanlıktan korkan çocuğu kolaylıkla hoşgörebiliriz.Yaşamdaki asıl trajedi,yetişkinlerin aydınlıktan korkmasıdır” (Platon) 60 yıldan bu yana kesintisiz Türkçe eğitimin yapıldığı Priştine’nin tek ilköğretim okulu “Elena Gjika” okulunun müdür yardımcısı görevine uzun yıllardan sonra bir Türk öğretmen seçildi, tam da güzel oldu, hak yerini buldu derken, Türk topluluğunu derinden sarsan tatsız bir olay yaşandı. “Elena Gjika” okulunda görev yapan Arnavut öğretmenler, ne hikmetse, müdür yardımcılığına Türk öğretmenin seçilmesini hazmedemedi.K ararı, derslere girmemekle boykot etti. Ardından Arnavut öğrenciler Türk öğretmen ve öğencilerine sataştı, tartakladı ve çirkin hareketlerde bulundu. Anlatıldığna göre Arnavut örencilerinn tepkisi tam bir mlliyetçilik gösterisine dönüştü. Holiganlık davranışları sergileyen Arnavut öğrenciler, Türk öğretmen ve öğrencilerine adeta terör estirdi. Esir kaldıkları sınfların kapıları tekmelendi, camlar kırıldı,”burası Arnavutlarındır” sloganları atıldı. 65 yaşında bir Türk öğretmeni 13- 14 yaşındaki Arnavut öğrenciler tarafından tartaklandı. (9’uncu sınıf Türk öğrencilerinin toplu olarak imzaladıkları mektupta, biyoloji ve fizik derslerini veren kıdemli öğretmen Abdullah Bırvenik’in Arnavut öğrenciler tarafından koridorda etrafının sarıldığı, tartaklandığı, Arnavut bayrağıyla sarılarak, sataşmalara maruz kaldığı ileri sürülüyor). Sebep, sadece ve sadece müdür yardımcılığına seçilen öğretmenin Türk olması!
b
b

SIZIN KÖSENIZ

TÜM YAZARLAR
konukyazar
SİZİN KÖŞENİZ
Sizin Köşeniz bölümünde siz değerli okuyucularımızın .............
casibomJOJOBETbahsegel