a

KOSOVA, TÜRK YATIRIMCILARININ ÖNCELİKLİ ÜLKESİ OLMALI

Kosova Sanayi ve Ticaret Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mimoza Kusari Lila, “Bizler, Balkanlar’ın küçük ülkeleri olarak eskiye nazaran çok daha entegre bir şekilde hareket ediyoruz, aramızdaki ticareti arttırıyoruz.Evet bir takım sorunlar var ama şimdi artık kalkınma ve gelişme zamanı” dedi.

Lila, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın da katılımıyla Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen “RUMELİSİAD Uluslararası Balkan Ekonomi Zirvesi”nin açılışında yaptığı konuşmada, Kosova Cumhuriyeti Hükümeti adına bu zirvede bulunmaktan büyük bir mutluluk duyduğunu söyledi.

bakan Lila konuşmasında Türk yatrımcılarının gözünde Türkiye öncelikli ülke olması gerektiğini savundu.

Bursa’ya geçen mayıs ayında yine Rumelili Yönetici, İşadamı ve Sanayicileri Derneği’nin çok önemli etkinliği için geldiğini belirten Lila, bu ziyarette endüstriyel parkları ziyaret etme fırsatı bulduğunu belirterek, “O zaman Kosova’nın da Bursa gibi olmasını istiyorum” diye düşündüğünü anlattı.

Balkan ülkelerinin geçmişin korkularını ve sıkıntılarını geride bırakıp ciddi bir sanayi gelişimi gösterdiğini belirten Lila, “Bizler, Balkanlar’ın küçük ülkeleri olarak eskiye nazaran çok daha entegre bir şekilde hareket ediyoruz, aramızdaki ticareti arttırıyoruz. Evet bir takım sorunlar var ama şimdi artık kalkınma ve gelişme zamanı. Bizi birleştiren hususlar, ayrıştıran hususlardan çok daha kuvvetli” diye konuştu.

Lila, 10 yıllık genç bir ülke olan Kosova’nın yüzde 4’lük ekonomik büyüme gösteren tek ülke olacağına işaret ederek, şöyle devam etti:

“Biz ülke olarak yüzümüzü AB ve tüm bölge ülkelerine döndük. Kosova’da 2 büyük projeyi Türk firmalarının da ortak olduğu konsorsiyumlar yürütüyor. Kosova’nın serbest ticaret anlaşması görüşmelerine başladığı ilk ülke Türkiye. Serbest ticaret anlaşmasının imzalanmasıyla birlikte iki ülke arasındaki ticaretin daha da artacağına inanıyorum.”

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Celal Sönmez ise babası Ali Osman Sönmez’in Bulgaristan’dan ana vatan Türkiye’ye göç hikayesini anlatarak başladığı konuşmasında, Balkan coğrafyasında son iki asırdır en çok kullanılan kelimelerin kan ve gözyaşı olduğunu belirtti.

“Bunun için pek çok neden sayabilirim ama temel gerekçe fakirliktir” diyen Sönmez, Balkanlar’ın bir türlü kabuğunu kırıp zengin olamadığını vurguladı.

Sönmez, Balkanlar’dan bin küsur kilometre uzaklıktaki Almanya ve Fransa’da kişi başı milli gelirin 44 bin dolar olduğuna dikkati çekerek, “Bulgaristan’da niye 7 bin dolar. Sırbistan’da niye 6 bin dolar. Bosna’da niye 5 bin dolar. Arnavutluk’ta niye 4 bin dolar. Kosova’da niye 3 bin dolar, durup düşünmemiz lazım” dedi.

 

Balkanlar’ın artık savaşla değil barışla anılmasının zamanının geldiğine işaret eden Sönmez, ortak şarkıların, ortak kavramların, ortak yemek ve şehir kültürünün yaşadığı bu coğrafyada 21. yüzyılın barış, güvenlik ve istikrarın hakim olması gerektiğine inandıklarını bildirdi.

Sönmez, Türkiye nüfusunun 25 milyona yakınının Balkan göçmenlerinden oluştuğunu vurgulayarak, “Türkiye dahil 12 Balkan ülkesinin nüfusu 140 milyonu aşıyor. Bu rakam, Avrupa Birliği nüfusunun 3’te 1’i kadar. Müthiş bir potansiyelden bahsediyoruz. Ancak bu bölgedeki ülkelerin büyüme tahminleri, potansiyelin kullanılamadığının ve yakın gelecekte de kullanılmasının beklenmediğinin işareti” diye konuştu.

Uludağ İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Orhan Gençoğlu, zirvenin Balkan ülkeleri arasındaki ilişkilerin gelişmesine ciddi oranda katkıda bulunacağını belirtti. Avrupa ve Asya’nın kesişme noktası Türkiye’nin 1980’lerden bu yana ihracat odaklı bir strateji izlediğini anlatan Gençoğlu, bu strateji sonucu ülke ihracatının yıllar içerisinde tarım ürünlerinden endüstriyle ürünlere doğru yöneldiğini söyledi.

Gençoğlu, 2011 yılı itibariyle endüstriye ürünlerin Türkiye’nin ihracattaki payının yüzde 80’leri aştığına işaret ederek, şunları söyledi:

“Türkiye’nin Detroit’i olarak bilinen Bursa otomotiv endüstrisinin merkezi ve ülkenin İstanbul ve Kocaeli’nden sonraki en büyük ihracatçı şehridir. Otomotivin yanı sıra tekstil, hazır giyim ve konfeksiyon, makine ve tarımsal ürünler de de Bursa ülkenin önemli üretim merkezlerinden biridir. Bursa ile pek çok Balkan ülkesi arasında uzun yıllara dayanan koparılamaz bağlar bulunmakta. Balkan ülkeleri aynı zamanda Bursa’nın en önemli ticari ortakları. 2011 yılında Balkan ülkelerine 900 milyon doları aşan ihracat gerçekleşti. Balkan ülkeleriyle uzun yıllara dayanan dostluğun ve işbirliğinin ülkeler arasındaki ticaret hacmini de paralel olarak arttıracağına inanıyorum.”

RUMELİSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Kırcı ise “Bugün kardeşlik, birlik ve işbirliği günüdür” diyerek, zirvenin ülkeler arasındaki işbirliğinin artmasına yönelik önemli bir başlangıç olmasını dilediğini belirtti.

İş adamları olarak geçmiş yıllardaki savaşları ve hüzünleri değil, ekonomik işbirliğini, yeni yatırımları, istihdamın artmasını ve kardeşliği konuşmak istediklerini vurgulayan Kırcı, ekonomik işbirliğin ülkeleri ve bölgedeki insanları refaha kavuşturacağını bildirdi.

Kırcı, RUMELİSİAD olarak bölgede sürekli aktif olarak yer alma çabası içinde olduklarını dile getirerek, “Makedonya’da hayata geçirdiğimiz RUMELİSİAD Okulu projemiz var. Kosova İpek’te restorasyonunu üstlendiğimiz okul, Arnavutluk’ta eğitim projemiz ve Bulgaristan’da sosyal sorumluluk projelerimiz var. Türkiye Cumhuriyeti, 2023 yılı için ihracat hedefini 500 milyar olarak belirledi. Biz de 2023 yılı için Balkan ülkeleriyle en az 50 milyar dolarlık ihracat hedefini koymak zorundayız” diye konuştu.

0 0 0 0 0 0
YORUMLAR

Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.

Sıradaki haber:

“TÜRKİYE BÖLGESEL GÜÇ” KONULU TOPLANTI DÜZENLENDİ

KÖŞE YAZISI

TÜM YAZARLAR
erkasap
ERCAN KASAP
“Karanlıktan korkan çocuğu kolaylıkla hoşgörebiliriz.Yaşamdaki asıl trajedi,yetişkinlerin aydınlıktan korkmasıdır” (Platon) 60 yıldan bu yana kesintisiz Türkçe eğitimin yapıldığı Priştine’nin tek ilköğretim okulu “Elena Gjika” okulunun müdür yardımcısı görevine uzun yıllardan sonra bir Türk öğretmen seçildi, tam da güzel oldu, hak yerini buldu derken, Türk topluluğunu derinden sarsan tatsız bir olay yaşandı. “Elena Gjika” okulunda görev yapan Arnavut öğretmenler, ne hikmetse, müdür yardımcılığına Türk öğretmenin seçilmesini hazmedemedi.K ararı, derslere girmemekle boykot etti. Ardından Arnavut öğrenciler Türk öğretmen ve öğencilerine sataştı, tartakladı ve çirkin hareketlerde bulundu. Anlatıldığna göre Arnavut örencilerinn tepkisi tam bir mlliyetçilik gösterisine dönüştü. Holiganlık davranışları sergileyen Arnavut öğrenciler, Türk öğretmen ve öğrencilerine adeta terör estirdi. Esir kaldıkları sınfların kapıları tekmelendi, camlar kırıldı,”burası Arnavutlarındır” sloganları atıldı. 65 yaşında bir Türk öğretmeni 13- 14 yaşındaki Arnavut öğrenciler tarafından tartaklandı. (9’uncu sınıf Türk öğrencilerinin toplu olarak imzaladıkları mektupta, biyoloji ve fizik derslerini veren kıdemli öğretmen Abdullah Bırvenik’in Arnavut öğrenciler tarafından koridorda etrafının sarıldığı, tartaklandığı, Arnavut bayrağıyla sarılarak, sataşmalara maruz kaldığı ileri sürülüyor). Sebep, sadece ve sadece müdür yardımcılığına seçilen öğretmenin Türk olması!
b
b

SIZIN KÖSENIZ

TÜM YAZARLAR
konukyazar
SİZİN KÖŞENİZ
Sizin Köşeniz bölümünde siz değerli okuyucularımızın .............
casibomJOJOBETbahsegelcasibom giriş