a

SEÇİMLERE DOĞRU…

ercan kasap

Bazı ülkelerde siyaset kriz üretir.Kosova’da seçimlere götüren gelişmeler bunu doğruluyor.İzlenen siyaset kurumsal krize sebep oldu. Bunun sonucu Kosova ilk kez olağanüstü seçimlerle tanıştı.Oysa dünyada siyaset, sorunları çözmeye yönelik bir araç olarak kullanılıyor.Bazı ülkelerde siyaset düne göre yapılıyor.Hiç bir zaman olayların önüne geçmeyi amaçlayan bir görüş çerçevesinde yapılmıyor.Olayların arkasında gidiyor.Böyle siyasette halk daima siyasetin önünde olduğu için siyaset ile arasında uçurumlar doğuyor.Bu tespit Kosova için de geçerli değil mi? Çoğu siyasi  partiler bunu yapmıyor mu. Hangi parti geçmişin üzerine geleceğe dönük olarak hem çağdaş ve en ileri çizgiyi izleyen siyaset üretiyor, sürdürüyor? Kosova örneğinde yanıtını bulmak zor gibi görünüyor.Oysa demokrasinin tek güvencesi halkın sağduyusu ve savaşım gücüdür.Bu nedenle 12 Aralık genel seçimleri, Kosova için kritik seçimler olacak.Seçmenler önünde iki tercih olacak.Uluslararası camia tarafından bile sıkça eleştirilen, Kosova vatandaşları tarafından tasvip edilmeyen yönetim şeklinin devam etmesi  ya da genç olmasına rağmen Kosova’nın  dünya arenasında ciddi bir devlet  konumuna getirmek için oy gücünden yararlanarak, siyasi partilere baskı yapmaktır.Seçmenlerin  istihdamdan başlayın,düşük emekli maaşlarına kadar, memnuniyetsizlik duyduğu binbir şikayet var. İnsanlar mutlu değiller.Kosova’nın bağımsızlık sonrasındaki ilk parlamento seçimlerine dönük kampanyada iki önemli farklılık göze batıyor. Biri, eski siyasi partilerin kalıplaşmış söylemleri, diğeri ise, siyasi sahneye yeni çıkan siyasi partilerin söylemlerinde farklı tarzdaki söylemler.Yeni partiler, hukuk üstünlüğü,yargı,rüşvete karşı mücadale gibi,şeffaf yönetimi simgeleyen  meselelere odaklanmaktalar.Yönetimde epey  tecrübe kazanmış siyasi partiler de,tabiri caiz ise ülkenin yönetimi için klasikleşmiş  ifadelere başvuruyorlar. Her şeye rağmen Kosova seçmeni  umutsuz da değil. Bu da işin en önemli tarafı,umutlu olmak.Umut da cesaretin yarısı olduğuna göre,bir şeyleri değiştirmek için, önce umutlu ,sonra da cesaretli olmak lazım.Kosova seçmeni buna hazır mı bilinmez ama,herkes “ eski hamam , eski tas” durumunun tekrarlanmasından endişeli.Seçim kampanyası  süresince vaadlerin bol keseden dağıtıldığına bakılırsa,seçmenin tereddüt içinde olması içten bile değil.Gerçi, vaadler, seçim kampanyasının ayrılmaz bir parçasıdır, ancak, vaadlerin arkasında durulabilecek mi sorusu, seçmenin kafasını karıştırmayı sürdüyor haliyle.Kosovalı Türk seçmene gelince, mutlaka ve mutlaka seçimlere katılım yüksek olmalı. Gerisi şimdilik önemli değil.  Mutlaka sandık başına çıklılmalı. Oy kullanmamak bir partiyi cezalandırmak anlamına gelmez. Mecliste temsilsiz kalmak haklarımızın savunmasız kalması demektir.   Ne kadar oy varsa, biz o kadar  varız.

12 Aralık seçimleri herkese hayırlı olsun.

0 0 0 0 0 0
YORUMLAR

Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.

Sıradaki haber:

KOSOVA’NIN ÖNEMLİ BÖLÜMÜ SULAR ALTINDA

KÖŞE YAZISI

TÜM YAZARLAR
erkasap
ERCAN KASAP
“Karanlıktan korkan çocuğu kolaylıkla hoşgörebiliriz.Yaşamdaki asıl trajedi,yetişkinlerin aydınlıktan korkmasıdır” (Platon) 60 yıldan bu yana kesintisiz Türkçe eğitimin yapıldığı Priştine’nin tek ilköğretim okulu “Elena Gjika” okulunun müdür yardımcısı görevine uzun yıllardan sonra bir Türk öğretmen seçildi, tam da güzel oldu, hak yerini buldu derken, Türk topluluğunu derinden sarsan tatsız bir olay yaşandı. “Elena Gjika” okulunda görev yapan Arnavut öğretmenler, ne hikmetse, müdür yardımcılığına Türk öğretmenin seçilmesini hazmedemedi.K ararı, derslere girmemekle boykot etti. Ardından Arnavut öğrenciler Türk öğretmen ve öğencilerine sataştı, tartakladı ve çirkin hareketlerde bulundu. Anlatıldığna göre Arnavut örencilerinn tepkisi tam bir mlliyetçilik gösterisine dönüştü. Holiganlık davranışları sergileyen Arnavut öğrenciler, Türk öğretmen ve öğrencilerine adeta terör estirdi. Esir kaldıkları sınfların kapıları tekmelendi, camlar kırıldı,”burası Arnavutlarındır” sloganları atıldı. 65 yaşında bir Türk öğretmeni 13- 14 yaşındaki Arnavut öğrenciler tarafından tartaklandı. (9’uncu sınıf Türk öğrencilerinin toplu olarak imzaladıkları mektupta, biyoloji ve fizik derslerini veren kıdemli öğretmen Abdullah Bırvenik’in Arnavut öğrenciler tarafından koridorda etrafının sarıldığı, tartaklandığı, Arnavut bayrağıyla sarılarak, sataşmalara maruz kaldığı ileri sürülüyor). Sebep, sadece ve sadece müdür yardımcılığına seçilen öğretmenin Türk olması!
b
b

SIZIN KÖSENIZ

TÜM YAZARLAR
konukyazar
SİZİN KÖŞENİZ
Sizin Köşeniz bölümünde siz değerli okuyucularımızın .............
casibomJOJOBETbahsegelcasibom giriş