a
b
b

SÛZÎ’DEN GÜNÜMÜZE ÇAĞLAYAN ŞİİR IRMAĞI

Ardımızda kalan Cumartesi günü Prizren’de “Doğru Yol” derneğinde ölümünün 500. Yıl dönümü nedeniyle Sûzî’den Günümüze Çağlayan Şiir Irmağı adı altında Kosova Türk Yazarlar Derneği, Doğru Yol TKSD, Türkçem Dergisi, Köprü Derneği,Bal-Tam ve “Zübeyde Hanım”Kosova Türk Kadınlar Derneği’nin ortak organizasyonuyla bir etkinlik düzenlendi.

Etkinliğin açılışında sunmuş olduğum metni sizlerle paylaşıyorum.

Saygıdeğer hazirun, saygıdeğer şiirseverler, değerli konuklar.

Bu topraklarda yüzyıllar öncesine uzanan kimliğimizin nişanelerinden, Divan şiirinin önemli şahsiyetlerinden biri olan Prizrenli Sûzî Çelebi’nin 500. ölüm yıl dönümü nedeniyle 6 derneğin bir araya gelip, “Sûzî’den Günümüze Çağlayan Şiir Irmağı” adlı etkinliğimize hoşgeldiniz, safalar getirdiniz.

Bu önemli jübilede bizlerle birlikte olmayı yeğlediğiniz için organizasyonda yer alan dernekler adına hepinizi

en kalbi duygularımla selamlıyorum.

Bu arada bugün Üsküp, Priştine, Mamuşa ve Prizren dışı diğer yerlerden gelenleri de ayrıyetten selamlıyorum.

Değerli dostlar, saygıdeğer şiirseverler, bilindiği üzere Mihaloğlu Alibey’in ölümü ardından Suzi Çelebi, doğum yeri olan Prizren’e gelerek ölünceye kadar burada yaşamıştır. Prizren’de kalan ömrünü halka hizmet sunmakla geçiren Suzi, bu toprakların şairi olduğu için, elbetteki gurur duyuyoruz. Yüzyıllar boyunca niceleri onun izinden gitmiş, bizler de yaşadığımız zaman dilimine dilimizin döndüğünce o yoldan giderek, adeta Gazavetnâme’nin 348’inci beyitinde Suzi Çelebi’nin Türk milleti için:

Bu Türk azdur deyü etme bahâne

Odun bir şu’lesi besdür cihâne

kullandığı ifadesi anlayışından hareket ederek, bizler de bin yıllık şiir ağacımızı donatıp, bize özgü bir tomurcuk, küçücük bir yaprak dahi olsa, bezekleme peşinde olduk, olmaya da devam ediyoruz.

İnancımız odur ki Suzi’den sonra olduğu gibi, bizden sonra da bu topraklarda dilimizce nice güzellikler yaşanmaya devam edecektir.

Söz Suzi Çelebi’ye bağlanmışken, sevindirici bir olguya daha dikkat çekmek istiyorum. Birçok arkadaşla birlikte koşturmalarımız neticesinde yüzyıllar öncesi yaşayan bu saygın şairimizin harabeye dönmüş mezarı ve çevre düzenlenmesinin en nihayet hak ettiği şekilde gerçekleşeğine değin sözü yetkililerden aldık. İnancımız odur ki 2025 yılı içerisinde nice yıllar ihmal edilen bu girişim olumlu bir şekilde son bulur. Kazanan, elbet ki Prizren, Kosova’mız olacaktır…Açık hava müzesi olarak bilinen Prizren’i ziyaret edecek olanların arzu edilecek, hak edilecek şekilde, büyük şair Suzi’nin mezarı da olacaktır bundan böyle…

***

Evet, değerli dostlar….Bugün hep birlikte, Rumeli’de Türkçe’nin bir yengisine daha tanık olduk. Bu toprakların yetiştirdiği saygın bir divan şairi olan Prizrenli Suzi Çelebi’yi 500. ölüm yıl dönümü nedeniyle “Suzi’den günümüze çağlayan şiir ırmağı” adlı etkinliğin sonuna vardık.

Geceyi yağmur karla geçirdik. Güne de Kasım güneşiyle uyandık…Yakından, uzaklardan geldiniz. Bir etkinliği daha birlikte gerçekleştirdik.

Kosova’da, Makedonya’da, Balkanlarda anadilimizce koşuşturmalarımız hiç bitmesin.

Zeynel Beksaç

0 0 0 0 0 0

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.

Sıradaki haber:

KOSOVA’DA GÖREV YAPAN MEHMETÇİK’TEN PRİZREN’E SAĞLIK DESTEĞİ

KÖŞE YAZISI

TÜM YAZARLAR
erkasap
ERCAN KASAP
“Karanlıktan korkan çocuğu kolaylıkla hoşgörebiliriz.Yaşamdaki asıl trajedi,yetişkinlerin aydınlıktan korkmasıdır” (Platon) 60 yıldan bu yana kesintisiz Türkçe eğitimin yapıldığı Priştine’nin tek ilköğretim okulu “Elena Gjika” okulunun müdür yardımcısı görevine uzun yıllardan sonra bir Türk öğretmen seçildi, tam da güzel oldu, hak yerini buldu derken, Türk topluluğunu derinden sarsan tatsız bir olay yaşandı. “Elena Gjika” okulunda görev yapan Arnavut öğretmenler, ne hikmetse, müdür yardımcılığına Türk öğretmenin seçilmesini hazmedemedi.K ararı, derslere girmemekle boykot etti. Ardından Arnavut öğrenciler Türk öğretmen ve öğencilerine sataştı, tartakladı ve çirkin hareketlerde bulundu. Anlatıldığna göre Arnavut örencilerinn tepkisi tam bir mlliyetçilik gösterisine dönüştü. Holiganlık davranışları sergileyen Arnavut öğrenciler, Türk öğretmen ve öğrencilerine adeta terör estirdi. Esir kaldıkları sınfların kapıları tekmelendi, camlar kırıldı,”burası Arnavutlarındır” sloganları atıldı. 65 yaşında bir Türk öğretmeni 13- 14 yaşındaki Arnavut öğrenciler tarafından tartaklandı. (9’uncu sınıf Türk öğrencilerinin toplu olarak imzaladıkları mektupta, biyoloji ve fizik derslerini veren kıdemli öğretmen Abdullah Bırvenik’in Arnavut öğrenciler tarafından koridorda etrafının sarıldığı, tartaklandığı, Arnavut bayrağıyla sarılarak, sataşmalara maruz kaldığı ileri sürülüyor). Sebep, sadece ve sadece müdür yardımcılığına seçilen öğretmenin Türk olması!
b
b

SIZIN KÖSENIZ

TÜM YAZARLAR
konukyazar
SİZİN KÖŞENİZ
Sizin Köşeniz bölümünde siz değerli okuyucularımızın .............
jojobetCasibom GirişJojobet Giriş YapcasibomMeritking Girişholiganbet girişcasibom girişdeneme bonusugrandpashabet girişbahsegel girişcasibombaywin girişMARSBAHİSMARSBAHİS GÜNCEL GİRİŞcasibom