Erkin Koray’ın ardından…
Batı kaynaklı, batı menşeli pop-rock müziği 50’lerde 60’larda almış başını giderken, dünyada birçok ülkeyi de etkisi altına alır. Ülke yoktur, memleket yoktur ki içinde üç beş pop-rock grubu kurulmasın. Pop-rock gurupları yağmurdan sonra mantarlar gibi yerden biterler. Dönemin Yugoslavya’sında da bu böyledir. Sadece Prizren ve civarında 10’a yakın gurup ve birey bu rüzgara kapılarak müzik dünyasına merhaba der: “Telstar”, “Luniaz”, “Therandosi”, “Kriva Metla” o guruplardan sadece birkaçıdır. Bunlarla beraber matinelerde, balolarda sahne alarak “Zibridius” adında bizim de bir pop gurubumuz vardır kendine yer arayan bu kültürel coşku içinde.
Kurulan grupların yüzde 80’ni, 90’ı, yüzde 95’i de diyebiliriz taklide gider. Kendine öz, geleneksel kültürüne bağlı, ya da kültürlerinin, müzik sanatlarının merdivenlerinde batı müziğini bir basmak olarak görüp harmanlamalara giden müzisyenlerde yok değildir ama. Balkanlarda bu bağlamda öne çıkan isimlerden, “Dubrovaçki Trubaduri”, “Leb i Sol”, “Rokeri S’moravu” ve en önemlisi de Goran Bregoviç’in başında bulunduğu “Biyelo Dugme”pop gurubudur. Kosova’da “Ayyıldızlar”, ve “Luniaz”. Türkiye’de guruplarıyla beraber Barış Manço, Cem Karaca, Erkin Koray ve “Moğollar”dır başı çeken. Biraz da Ersin ve “Dadaşlar”, “Türk Folk Üçlüsü”, biraz da Fikret Kızılok, “Üç Hürel”, MFÖ, Selda ve daha niceleri.
Türkiye bu konuda şanslıdır, daha başta, Cem Karaca, Barış Manço, ve Erkin Koray gibi isimlerin öne çıkması Anadolu Rock ve Anadolu Pop müziğinin oluşumundaki katkıları hayatidir. Bunu daha iyi anlamak için beraberlerindeki pop gurupların adlarına bakmak yeter: “Moğollar”, “Dervişan”, “Dadaşlar”, “Apaşlar”, “Kurtalan Ekspres”, “Kardaşlar”… Hepsi de Türk kültürüne has metaforlar görüldüğü gibi.Yol o yoldur ve bugün Anadolu Pop Anadolu Rock diye bir şey varsa onların sayesinde var.
TÜRK POP MÜZİĞİNİN SACAYAĞI
Ben dahil, müzikle haşır neşir olan herkes Türk pop müziği denince üç isme kilitlenirdi daha o zamanın 70’li yıllarında, Barış Manço, Cem Karaca, Erkin Koray!
Önce Barış gitti, ardından da Karaca, şimdi de Erkin Koray.
KORAY’IN BEYAZ GİTARI
Bir ara Hollanda, Kanada ve Almanya’da hayatını sürdüren Erkin Koray 90’larda Prizren’e de uğrar bir seferinde. Niyeti Kosova’da bir konser vermektir ama… Kaynamakta olan Balkan kazanı artık bu çeşit faaliyetlere müsait değildir. Koray geldiği gibi gider ne yazık ki.
Koray buralarda o kadar sevilir ki grubumuzun bateristi Vulnet Çavoli bile Prizren “Revü” Müzik Festivaline Erkin Koray’ın “İnan ki” şarkısıyla katılır.
Kendi de gitar çalan, saz çalan, kaval sevdalısı ressam Veli Şahin’in de gönlünde o taht kurmuştu. Türk pop müziğini ne zaman konu edinmişsek, kimimiz Barış Manço’dan, kimimiz Cem Karaca’dan övgüyle söz etmeye kalksak o Erkin Koray der başka demezdi, Erkin Koray, Selda ve Alpay. Eder kılır, dost, arkadaş, tanıdık her kimse onların aracılığıyla sözü geçen müzisyenlerin plaklarını, kasetlerini getirtirdi Türkiye’den. Erkin Koray’ın ilk kasetini ben onun sayesinde görme ve dinleme mutluluğuna erdim. Kasetteki fotoğraf bugün gibi aklımda: Düşmeye yüz tutmuş omuzlarına sarkan uzun düz saçları ve üstündeki yazı: Müzik sınır tanımaz! Sınır tanımaz tabiri beni müthiş çarpmıştı. O sözü aklımın bir köşesine koyup kaydettim: Sanat sınır tanımaz babında.
Cem Karaca vefat edince, bir televizyonun anma programına katılan Erkin Koray’a Karaca ailesi tarafından onun o karizmatik şapkası kendisine hatıra olarak hediye edildi Çok duygulanan Koray, ancak: “O çok iyi bir şarkıcıydı” diyebildi..
AKREBİN GÖZLERİ BİN AKREP
Benim elime geçen ve halen de elimin altında olan “Gün Ola Harman Ola” kaseti, o kasetin içindeki “Akrebin Gözleri” şarkısında “Akrebin gözleri bin akrep” diyen Koray bu albümünde de tüm albümlerinde olduğu gibi izlediği çizgidedir. Eski albümleri 45’likleri gibi pek öne çıkmaz ama yine de Erkince, Erkin Koraycadır. Usta bir gitaristin usta bir şarkıcı ve bestecinin üstün değerlerindedir, pop rock derinliklerindedir.
İDDİALIYDI
“Türkiye’ye ilk elektrik gitarı ben getirdim” der dururdu zaman zaman söz konusu pop rock müziği ve elektrik gitar olunca. O beyaz gitardan bir ömür boyu hiç ayrılmadı. O gitar da ona çok yakışıyordu açıkçası. O gitarın tellerinden, elektriğinden arda kalan “Fesuphanallah”, “Estarabim”, “Arap Saçı”, “Şakın”, “Kızları da Alın Askere”, “Yalnızlık Rıhtımı”, “Aşkımız Bitecek”, “Mesafeler”, “Sana bir şeyler Olmuş”, “Cümbür Cemaat”, “Öyle Bir Geçer”, “Çöpçüler”, “Cemalim”, “Sevince”, “İlahi Moruk” onun unutulmaz şarkılarıdır. Unutulmaz Erkin Koray’ın unutulmaz şarkıları!
A.R.Yeşeren
“KOSOVA İMZA” DERGİSİNİN 111. SAYISI ÇIKTI
ARNAVUTLUK’TA AKRAN ŞİDDETİ PROTESTOSU
BALKANLAR’IN GELECEĞİ TİCARETLE ŞEKİLLENECEK
İSTANBUL EĞİTİM ZİRVESİ 2024 DÜZENLENİYOR
ÜSKÜP’TEKİ FESTİVALDE TÜRK ÇAYI TANITILDI